I presented “A Look at Turkey FinTech/TechFin Landscape and Ecosystem” in “Understanding FinTech in Islamic Finance Workshop” on February 20 21 2018 at Marmara Taksim Hotel, Istanbul
ADFIMI Workshop on “Understanding FinTech in Islamic Finance”
ADFIMI, which stands for Association of National Development Finance Institutions (DFIs) in Member Countries of the Islamic Development Bank (IDB), was established as an autonomous independent international organization.
I helped Mr. Abdelmohaimen Mansi, CEO of Elamnagos to organize the event, and also invite the local speakers (I was also speaker) to the event.
Event was a 2-day workshop in The Marmara Taksim Hotel, Istanbul on 20-21 February 2018.
Workshop was about “Understanding FinTech in Islamic Finance” with the objective of providing a comprehensive overview and practical approach to understanding and educating financial professionals and practitioners on Islamic FinTech. This covered key areas of interest such as #CapitalMarket, #Banking, #FinTech, #TechFin, #IslamicFintech, #Takaful, #Crowdfunding, #Blockchain, #ICO, #Cryptocurrencies, #Regtech, #Insuretech and all #IslamicFinanceInstruments within #IslamicFinance. It was considered a critical time for banks to embrace technology disruption by understanding its impact.
#FinTech is the merger of financial services with the technology and has become a major buzzword in the economy globally, particularly in Islamic Finance. There are currently Islamic #FinTech landscape consists of 120 players in areas such as #crowdfunding to Exchange Traded Fund (ETF) to #cryptocurrencies.
We hosted advanced Finance, Technology, Regulation and Academic executives, to provide up-to-date information on opportunities, challenges and latest trends while engaging face-to-face with industry experts in a hands-on, practical environment curated for optimal learning.
Topics Discussed:
- * Current impact, growth and development of #Fintech in general
- * Value that #Fintech can add to the #Islamic #Financial Services Industry
- * Overview of the #Islamic #fintech landscape with examples for real companies
- * Highlight the bigger picture of the potential of #Islamic #FinTech and #TechFin
- * Overview of #FinTech, #FinTech Ecosystems
- * #Islamic #FinTech Opportunity in Africa
- * A Look at Turkey #FinTech Landscape and Ecosystem (I presented this topic)
- * Digital / Mobile #Payments in Turkey (I presented this topic)
- * #Blockchain applications other than #Cryptocurrencies
- * #Cryptocurrencies, #Bitcoin, #Etherium, #Ripple
- * Payment Systems, Digital Commerce, Mobile Payments
- * Alternative Financing P2P and Crowdfunding
- * Governance and FinTech
- * Financial Inclusion, #Microfinance, Micro-Takaful and #FinTech
- * Artificial Intelligence
- * #Regtech for compliance
Participants:
#ADFIMI announced the seminar to its member as well as non-member institutions and one week prior to the seminar 30 applications were accepted.
The total number of participants who showed up was 25, from which 20 were from ADFIMI Member institutions (three from Ziraat Participation Bank, two from SME Bank Malaysia, two from TEKUN Nasional Malaysia, five from Vakifbank Turkey, three from Industrial Development Bank of Turkey, three from Halkbank Turkey, one from Omdurman National Bank Sudan and one from Islamic Development Bank).
The participants were from 6 countries (#Turkey, #SaudiArabia, #Sudan, #Malaysia, #Libya, and #Palestine).
Evaluation:
At the end of the workshop, participants filled in an evaluation form. The evaluation report indicated overall satisfaction of the participants scored 77.1 %.
4. Sektörlere etkisi ve fırsatlar
Blockchain teknolojisi tüm dünyayı değiştirecek güçte geliyor. 1995’te internet ve sonrasında mobil teknolojilerin şirketinize ve endüstrinize sunduğu fırsatları ve tehditleri anlasaydınız, ne yapardınız? Bugün benzeri bir yol ayrımı ve rampa başındayız!
Finans sektörü, bankacılık ve ödemeler alanları sadece Blockchain ‘den etkilenecek diye düşünenlere kötü bir haberimiz var. Internet iletişim, medya, içerik, müzik, turizm ve perakende gibi birçok sektöre ne yaptıysa önümüzdeki 5-10 sene içinde (aşağıdaki Gartner ‘in her yıl düzenlediği gelişmekte olan teknolojiler hype döngüsünde görebilirsiniz) Blockchain 150 ‘ye yakın sektörü aynı şekilde temelinden etkileyecek.
Hayatımıza ilk olarak Bitcoin ve diğer kripto para birimleriyle giren Blockchain’in asıl özelliği, global ölçekte çok yüksek hacimdeki dijital işlemi, konumdan bağımsız biçimde otomatik olarak kayıt altına alıp doğrulayan herkese açık bir kayıt defteri olması. Bitcoin’in kısa sürede elde ettiği popülarite, Blockchain’in işlevselliğinin kanıtlarından sadece biri.İşlem bilgilerinin şeffaf ve doğrulanabilir, dijital bir kayıt defterinde tutulmasının işe yaracağı kullanım senaryoları sadece hayal gücüyle sınırlı.
Üstelik Blockchain’in merkezi olmayan, dağıtık bir yapıdaki platformu sayesinde idari bir gözetleyiciye ihtiyaç duymaksızın sahteciliğin ve hırsızlığın önlemesi de onu her sektör için ideal hale getiriyor.
CB Insights tarafından da yayınlanan, Blockchain ‘in temelden etkileyeceği ve dönüşüme karşı konulamayacak 30 sektörü aktararak başlayalım. Etkilenecek diğer sektörleri de zaman için örnek ve önerileri ile tekrar paylaşmayı hedefliyorum.
1. Bankacılık
Decentralized (merkezi olmayan dağıtık merkezler) olarak anlattığımız modelde; merkez bankaları devletler tarafından verilen lisans ve yetkiler ile para basma, mevduat toplama ve topladıkları paranın çok daha fazla katını (belli miktarını kaynak olarak tutmaları ve merkez bankalarına yatırmaları gerekiyor) kredi olarak dağıtan küresel silo/depo, transfer ve takas merkezi olarak çalıştığını görüyoruz.
Dijitalleştirilmiş, güvenli / şifreli, müdahale ve suiistimallerden mutlak surette korunan ağ üzerindeki tüm defterlere kayıt yazan, onaylayan ve geçerliliği kontrolü olan Blockchain aynı işlevi yerine getirirken, finansal hizmetler ekosistemine daha yüksek doğruluk ve bilgi paylaşımı gibi fonksiyonlar oluşturacak.
İsviçre’nin en büyük banka grubu UBS ve İngiltere merkezli Barclays’in Blockchain yapısına ciddi yatırım yaptığını biliyoruz. Yatırımlarının ana sebebi arka ofis fonksiyonlarını hızlandırmak istiyorlar. Bu konuda edindiğim bilgi, proje örnekleri ve gelişmeleri sizlere farklı bir blog yazısında aktaracağım.
Araştırma şirketlerine göre bankacılık sektörünün aracıları ortadan kaldırması ile 20 milyar dolara yakın tasarruf elde edebileceği öngörülüyor.
Örnekler: Birçok banka, finans grubu ve servis şirketi blockchain yapılarına ve girişimlerine yatırım yapıyor.
- * En güzel ve güncel örnek olarak R3 CEV (www.r3.net) ‘i verebiliriz; 80+ üzerinde konsorsiyum bankası, düzenleyici ve teknoloji şirketi tarafından destekleniyor.
- * Tüm bu paydaşların desteği ile “Corda (www.corda.net)” adında finans pazarının yeni “işletim sistemi” ve “sürtünmesiz e-ticaret” platformu dizayn edildi ve ortaya çıkarılmaya çalışılıyor.
2. Ödeme ve Para Transferleri
Mevcut Finans sisteminde 2 kişi (kurum-kurum, kurum-kişi) arasında para gönderilebilmesi için en azından bir tarafın Finans sistemine kayıtlı hesabı, medya (kart, cüzdan, vb.) ‘sı olması ve bununla diğer tarafa para yatırarak veya bankadaki dijital parasını yollayabilir. Alan taraf ATM veya bankadan parayı hesabı olmasa da çekebilir.
* Bitcoin ile insanların finansal işlem ve basitinden para göndermek için kendini ifşa etmesi ve bir finansal kuruma tanıtması gerekmiyor. Yani iz bırakmayabiliyor. Merkezi olmadığı için itiraz (charge-back), geri dönme ve iptaller olmuyor.
* Bir kişinin Bitcoin cüzdan adresini (QRCode veya uzun bir alfa numerik hash string) bildiğiniz zaman kendi Bitcoin cüzdanınızdan (sizin de bir Bitcoin / cüzdan adresiniz var) Bitcoin göndermeniz saniyeler içinde gerçekleşir. Tüm Blockchain üzerinde onaylanması 10 dk’ları bulabilir, zira tüm paydaşlar iki kişi/kurum arasındaki Bitcoin transferini kendi defterlerine yazıyor.
Dünya Ekonomik Forumu, kirpto para birimleri gibi merkezi olmayan ödeme teknolojilerinin para transferindeki temel iş mimarisini değiştirebileceğini öngörüyor. Eğitim (tek yönlü hoca anlatıyor, öğrenciler dinliyor) gibi 150 yılı aşkın zaman diliminde sabit kalan finans sektöründe merkezi yapılara ihtiyaç ortadan kalkacak.
Blockchain yapısı ile doğrudan bir ödeme ve para akışı sağlanacak, fonu aktaran ile fonu alan sadece yurt içi değil aynı zamanda uluslar arası işlemlerde de aracısız biçimde uygun maliyet ve sürede ihtiyacı gidermiş olacak.
Örnekler:
* En güncel ve güzel örnek Ripple (www.ripple.com) olabilir. Bu konuda Türkiye ‘den de Akbank ilk entegrasyon çalışmalarına girişen banka olmuştu. Ripple ‘ın iddası 90 civarında üye (banka ve finans kurumu) – 75 tane aktif ve ticari olarak çalışır hale gelmiş durumda – arasında sürtünmesiz dünyanın her yerine para gönderme şeklinde
* Swift (www.swift.com) Blockchain yapısı ve konsorsiyumları ile tehlike çanları çalmaya başladığını anlayınca atağa kalktı. Linux foundation ‘ın Hyperledger Blockchain platformu üzerinde kendi çalışmalarını başlattı.
3. Siber Güvenlik
Blockchain’in kayıt defteri herkese açık olsa da, sistem içindeki veri iletişimi ileri düzey kriptografik metotlar kullanılarak gerçekleşiyor ve ardından doğrulanıyor. Böylelikle verinin her zaman doğru kaynaktan gelmesi ve arada hiç kimsenin müdahalede bulunmaması garanti altına alınıyor. Geleneksel sistemlerden çok daha güçlü bir siber koruma teknolojisine sahip olan Blockchain siber güvenlik amaçlı yaygın kullanıma ulaştığında, hack saldırılarının olasılığı kayda değer oranda azalacaktır.
Blockchain, on yıllar boyunca kriptografi ve güvenlik alanındaki araştırma ve atılımların doruk noktasıdır. Bilgiyi depolamak, işlem yapmak, işlevleri yerine getirmek ve güven tesis etmek için tamamen farklı bir yaklaşım sunar; bu da yüksek güvenlik gereksinimleri olan ve karşılıklı olarak bilinmeyen aktörlere sahip ortamlar için özellikle uygundur. Bu nedenle, Bitcoin gibi kripto para birimleri çoğu zaman değer dalgalanmalarına maruz kalsa da, 9 yıldır siber saldırılara karşı kendini korumuştur.
Örnekler:
* Guardtime (www.guardtime.com) gerçek zamanlı olarak siber saldırıları tespit eder ve hafifletir. Firma, asimetrik şifreleme ve merkezi bir Sertifika Otoritesi (CA) tarafından tutulan genel anahtarların bir önbelleği kullanan daha geleneksel Genel Anahtar Altyapısı (PKI) yerine bir Anahtar Olmayan İmza Altyapısı (KEY) oluşturmak için blok zincir kullandılar. Şirket 2016 yılında, teknolojisiyle Estonya’nın 1 milyon sağlık kayıtlarının tümünü güvence altına aldığı için inanılmaz bir dönüm noktasına ulaştı.
* Remme (www.remme.io) blok zinciriyle şifreleri görünmez hale getiriyor; Remme sayesinde işletmeler şifreleri olmadan kullanıcıları ve cihazları yetkilendirir. Bu, kimlik doğrulama sürecindeki insan faktörünü ortadan kaldırır, bu nedenle olası bir saldırı vektörüne dönüşmesini önler.
* Obsidian (www.obsidianplatform.com) sohbetlerin gizliliğini ve güvenliğini sağlar. Messenger hizmetleri günümüzde dünya genelinde büyük miktarda internet kullanımından oluşmaktadır ve bu uygulamalar zaten ödemeler için ve chat bot’lar aracılığıyla kullanıcıların ilgisini çekmek için kullanılmaktadır.
Sonuç olarak, Blockchain insan faktörünü genellikle en zayıf bağlantı olan denklemden alıp güvenlik temel kusurlarını giderecek. Dağıtılmış defter yapısını kullanarak ve tek bir hata noktası riskini ortadan kaldıran blok zincir teknolojisi, kullanıcılar için kolaylık sağlamakla birlikte uçtan uca gizlilik ve şifreleme sağlar.
4. Eğitim
Dünyanın neresinde olursa olsun aldığınız eğitim ve akademik mezuniyet, başarı ve onay sertifikalarının akademik ve iş dünyasında dünyanın her yerinde geçerli ve doğrulanabilir olması gerekiyor.
Tüm eğitim veren okul ve kurumlarda akademik yeterlilik belgeleri, sertifika, transkript ve diploma gibi resmi belgelerin doğrulanması halen büyük oranda manuel yapılıyor. Her öğrenci ve mezun için tek tek yapılan prosedür ve basılı doküman işleri, doğrulamada da aynı şekilde ciddi bir kaynak ve zaman kaybına neden oluyor. Blockchain çözümlerinin eğitimde kullanılması tüm akademik zincire yazılması, oluşturulması, yayınlanması ve doğrulamaların yapılarak onaylanması süreci çok daha hızlı hale gelecek, sahteciliğin ve israfın önüne geçilecek.
Blockchain bireysel, kurumsal, grup, ulusal ve uluslar arası düzeyde eğitim dünyasında uygulamalara altyapı ve servis ortamı sağlayacak bir teknolojidir. Okullar, kolejler, kurslar, üniversiteler, çevrimiçi ders ve programlar, şirket/kurum içi eğitim, staj ve çıraklık oluşturma bilgi tabanları gibi birçok bağlamda uygulamalar geliştirilecek.
Eski hiyerarşik ve tek yönlü (hoca anlatıyor öğrenci dinliyor) yapılardan ziyade, 150 yıldır değişmeyen eğitim method ve öğrenim yöntemleri teknolojinin odağı haline gelecek; güven, kurumlara değil teknolojiye ve ağın kendisine doğru hareket edecek. Aracıları ortadan kaldıran bir teknoloji ortamı geliyor.
Tüm sektörlerde olduğu gibi eğitimde de kurumsal olmak bir güven kaynağıdır: eğitim sektöründe de “markalar”‘a güvenilir. Bununla birlikte, eğitimde, teknolojinin ötesinde güven olmalı. Eğitim alanında toptan blok zinciri döneminde ziyade, hybrid bir model ile fiziksel eğitim-öğrenci interaktif ortamın korunduğu bir düzlem aranacaktır. Eğitim kurumu ve öğretmenlerin itibarı önemlidir, öğrenim yöntemleri, araştırmalar ve geliştirme bağlamındaki tüm çalışmalar kaliteli olmaya devam edecektir. Blok zinciri burada rol oynayabilir, öğretmenler, eğitimler ve öğrenciler arasında aracısız bir blok zincir düşünün, okullar, kurumlar ve kamu paydaşları işin belgelenmesi, prosedürleri, doğrulama ve onay mekanizmasını bu zincir üzerinde tamamlıyorlar.
Örnekler:
* Sony Global Education (www.sonyged.com), IBM ile ortak çalışarak, öğrencilerin kayıtlarını güvence altına almak ve paylaşmak için blok zincir üzerinde yeni bir eğitim platformu geliştirdi.
* Learning Machine ve MIT Media Lab ortaklaşa çıkardıkları Blockcerts Blockchain (www.blockcerts.org) projesi de çok önemli. Blockcerts, blok kökenli sertifikaların oluşturulması, verilmesi, görüntülenmesi ve doğrulanması için açık bir standarttır. Bu dijital kayıtlar bir blok zincir üzerinde kayıtlıdır, şifreli olarak imzalanmış, müdahaleye karşı korumalı ve paylaşıma açıktır. Hedef, bireylerin kendi resmi kayıtlarını bulundurma ve paylaşma kapasitesini kazandıran bir insiyatifi etkinleştirmektir.
5. Oylama Sistemleri
Bir çok ülkede her oylama için oy verenin kimliğini doğrulamak, atılan oyların güvenli biçimde merkezdeki seçim kurullarına iletilmesi, takibini sağlayarak seçimi kazananı belirleyecek güvenliği ve şeffaflığı sağlamak ciddi sıkıntı yaratıyor. Tüm bunları gerçeklemek için merkezden ve insan etkisinden kurtararak halka açık bir denetimi sağlayacak dağıtık defter yapısının oturtulması gerekiyor. Yakın gelecekte oyların kullanımı, kimlik tespiti, tekilliği, takibi ve doğru sayım için Blockchain temelli çözümler üzerinde çalışılıyor. Böylelikle oylamada yapılacak her türlü sahtecilik, israf ve şaibe ortadan kalkarken, yeniden sayım gibi gereksiz operasyonel maliyetler de ortadan kalkacak.
Oylar blok zinciri üzerinde olacağı için devletler ve seçmenlerin denetim iznine sahip olacaklar; oyların hiçbirinin değiştirilmediğine, geri döndürülmediğine, kaldırılmadığına ve gayri meşru oyların eklenmediğine emin olacaklar.
Örnekler:
* Blok zincir oy verme şirketi olan Follow My Vote (www.followmyvote.com) paydaşları ve üyeleri ile uçtan uca blok zincir oylama çözümü alfa sürümünü piyasaya sürdü.
* Güney Kore hükümeti, Blocko şirketi (www.blocko.io) tarafından Blockchain üzerinde yeni bir oy sistemi oluşturulmasını destekliyor. Blocko’nun Coinstack platformunu, oylama projeleri ve seçim sonuçlarını almak blok zinciri sistemi kurmak için çalışıyor. Bu program sayesinde vatandaşlar kendi fikirlerini önerecek, karar vericiler ve yerel hükümetler en iyi ve kazanan fikir / projeleri finanse edecek.
* Ethereum Stack Exchange kullanıcıları için bir soru – cevap ve oylama sitesidir. Platform merkezi olmayan bir uygulama platformu ve akıllı sözleşmeleri etkin hale getiren bir blok zinciridir.
* BitCongress merkezi olmayan, P2P (eşler arası), açık kaynaklı bir oylama sistemi protokolüdür. Herkesin kendi spesifik ihtiyacı için kullanabileceği veya kullanabileceği bir açık kaynak oylama protokolü olarak çalışabilir. BitCongress biraz da dahil olmak üzere şifreleme teknolojilerinin (Bitcoin, BitMessage, BitTorrent, Proof of existence / Varoluş Kanıtı ve Reddit) karışımıdır.
Son cümle, gelen geri bildirimler; yazılarımın çok uzun olduğu ve okunamadığı yönündeydi, o nedenle bu yazıyı 5 sektör ile noktalıyorum. Sonraki yazılarda da sektörleri beşerli olarak ele alarak aktaracağım.
Kalın sağlıcakla
3. Blockchain sistem çeşitleri
Bildiğiniz üzere, Internet ilk çıktığında tüm sektörlerin iş modellerini kökten değiştirmesine yol açtı ve iş modelini değiştirmeyenlerin piyasadan kaybolmasına yol açtı. Bugünde Blockchain ilerleyen yazılarımda değineceğim üzere tüm sektörleri ve iş modellerini tekrar güncellemesine neden olacak.
Blockchain sistem çeşitleri özetle:
* Public Blockchain dediğimiz herkese açık iş modellerini destekliyor ve herkesin kullanabileceği kripto parabirimlerinin ortaya çıkmasına imkan veriyor. Aynen 1990 ‘ların Internet gibi.
* Pivate (özel ve kapalı) ve Federated (federe / ortaklıklar ile) Blockchain modelleri de 1990 ‘ların Intranet ve Extranet yapıları gibi diyebibliriz.
Blockchain sistemi kategorik olarak 6 ana modelde kurulabiliyor;
1. Trust (Güven) modeli
Bazı blok zincirlerin merkezi bir otoritesi yoktur ve kullanıcılar ağı içerisinde uzlaşma mekanizmasına güvenir ve onaylarlar. Örneğin en çok bilinen Bitcoin ve Ethereum sayılabilir.Bazı blok zincirlerinde ise özel ayrıcalık ve roller yüklenen kullanıcılar vardır. Örnek olarak Multichain (www.multichain.com) verilebilir, Multichain ‘de onaylayan (validator) node’lar tarafından onaylanan işlemler Blok zincirine eklenir.
2. Public (Kamuya açık) veya Private (Özel / kapalı) model
* Herkes Bitcoin veya Ethereum gibi Public (genel/kamuya açık) bir ağ kullanabilir.
* Kamu ağlarının kullanım ücretlerine ilişkin kuralları vardır.
* Platform (çoğunlukla) açık kaynak olduğundan, mevcut platformlardan birini kullanarak Private (özel/kapalı) bir ağ oluşturabilirsiniz. Sonra kendi kurallarınızı; üye ve işlem onay mekanizması, blok zincirine yazma, güncelleme veya çıkarma gibi size özel kuralları oluşturabilirsin.
3. Customizable (özelleştirilebilir) model
Bazı Blok zincirlerin sabit kodlu (yazılıma gömülmüş ve kolay değiştirilemeyen) işlem kuralları vardır. Örneğin Bitcoin veya diğer hükümet destekli kripto para birimleri.Diğer blok zincirler, kendi işlem kurallarınızı oluşturmanıza izin verir. Örneğin Ethereum gibi esnek ve açık platformları kendi iş modeliniz ve projenize göre özelleştirebilirsiniz. Tüm işlem kurallarını kendiniz belirleyebilmek için “Turing complete code” adı verilen altyapı ve protokol kodlarının tamamı verilmiş olması önemlidir.
- * Bu block zinciri modellerinde kritik konu “smart contracts (akıllı sözleşmeler)” programların açık ve kendi ihtiyaçlarınız ile güncellenebilir olup olmadığıdır.
4. On chain (Zincir içinde) / Off chain (Zincir dışında)
Bazı blok zincirler, hesaplama, işlem onayı veya doğrulama amacıyla zincirde olmayan bazı verileri ve blokları içe / dışa aktarmaya izin verir.
* Bu veriler şifreleme yoluyla korunmamakta veya değiştirilemez olarak garanti edilmekle birlikte, dışa aktarılan veya içe alınan veri hash (karması) yapısı gereği bir miktar teminat/güvenlik sağlaması mümkündür.
* On chain (Zincir içinde) Data; Veriler genelde standart veri alanları, özet bilgileri ve tanımları içerir. Avantajı; Verilere anında ve kolay ulaşılabilmesi, bu sayede doğru bilgiler için tek noktadan erişim mümkün oluyor. Dezavantajı; Veri tipi ve boyutu olarak limitli kayıt yapılmak durumunda kalınıyor.
* Off Chain (Zincir dışında) Data; İş modeline göre çok detaylı ve genişleyebilir veri tipi ve içeriği (medya, harita, hastane verileri, vb.) kaydedilebiliyor. Avantajı; Her türlü veri formatı ve boyutu kaydedilebilir. Dezavantajı; Veri dosyaları ve detaylarına istendiğinde aynı anda erişilemez ve elde edilemez. Ek entegrasyon ve servisler ile veri detaylarına erişilebilir. Blockchain üzerinde bilgi bozulması oluşabilir.
5. Incentive Structure (Genel ağlar için teşvik yapısı)
* Bitcoin ve benzeri kripto para birimlerinde yeni bir blok oluşturmak hesaplama ve doğrulama açısından zor. Buna “madencilik” olarak isim veriliyor.
* Public (kamuya açık) ağlarda, blok zincirinin gücü, çoğaltma, yedekleme ve yeni blokların doğrulanmasından kaynaklanmaktadır.
* Teşvik yapısı, hem yeni blokların oluşturulmasını teşvik etmek hem de mevcut blokları yedeklemek için tasarlanmıştır.
– Eğer başarılı bir madenciysen, yeni Bitcoin ve muadili kripto para birimlerinden kazanabiliyorsun.
– Katılımı teşvik etmek için tahsil edilen ücretler de tahsis edilir.
– Bir çok yeni ICO modelinde mütahitten (topraktan) girersen, ciddi indirimler vaat ediyorlar, ilk girenler sonraki girenlerin ödediği giriş bedeli, aidatlardan da pay alabiliyor. Böylece ilk kritik seviye üye sayısına ulaşmayı motive ederek yatırımcı çekiyorlar.
6. Permission / no permission (izinli / izinsiz)
* Permission (izin gerekli) ağlar erişmek için izin gerektirir. Girme talepleri veya atanacak girişler için özel izinler tanımlanır.
– Bu ağlarda katılımcı önceliklidir, defteri güncelleme yetkisi verilir.
– İzin gerekli ağlarda işlemlerin hızı diğerlerine göre daha fazladır.
– Gizlilik daha çok önemsenir ve güvence altına alınır.
– Bankalar ve diğer finans kuruluşları müşteri ve mahremiyetine daha çok önem verdiği için izinli blockchain ‘leri tercih etmektedir.
Örnek Blockchain sağlayıcılarını aşağıdaki resimde görebilirsiniz:
* Public (Genel/kamuya açık) ağlar özel amaçlı kullanılabilir. Örneğin; Bir tedarik zincirini yönetmek için akıllı bir Ethereum sözleşmesi yürütmek sayılabilir.
– Özel amaçlar için kullanılan genel ağlar üzerinde de özel bölümlere erişmek için izin gerektirebilir.
– Ağ üzerindeki herhangi bir paydaş defter kayıtlarını ve blok’larını okuyabilir ve izinlerine göre yazabilir.
– Genel ağlarda herşey daha fazla transparan olduğu için kolay kolay müdahale ve değişim kabul görmez
– Güvenlik seviyesi doğası ve yapısı gereği izinli olanlara göre daha yüksektir.
Örnek Blockchain sağlayıcılarını aşağıdaki resimde görebilirsiniz:
Blockchain (Blok zinciri) nedir? Kaçırmamamız gereken bir tren bu! – 1
Bir süredir ara verdiğim yazı ve makalelere devam ediyorum. 3-4 aylık yazı girmediğim vakitte sizlere güzel yazı ve makaleler çıkarabilmek için Blockchain (Blok zinciri) ve CryptoCurrency (Kripto Parabirimleri) konularında 10 tane kitap, onlarca rapor ve makale okudum. Birçok konferans ve etkinliğe katıldım, şimdide biriktirdiğim bilgi ve birkaç ICO ‘da edindiğim deneyimi aktarmak istiyorum.
Arkasında henüz dayanak olmayan, devletler ve merkezi otoriteler tarafından kabul edilmeyen, yakın zamanda birçok büyük ülke tarafından ciddi engel ve önlemler alınmaya başlayan Kripto Paralar konusuna şimdilik girmeyeceğim.
Bitcoin ile ünlenen kripto-paraların dünyaya armağanı olan tüm sektörleri temelinden etkileyecek yeni teknoloji ve altyapı olan Blockchain benim için araştırma ve danışmanlık yaptığım sektörlerde daha önemli yer kaplıyor.
Blockchain konusunu, arkasındaki teknoloji, sektörlere, hayatımıza ve özellikle de finans dünyasına etkilerini aktarmaya çalışacağım. Blockchain konusunu kafa karıştırmadan açıklayabilmek için üstteki resimde yer alan beyin haritasını çıkardım. Bu haritayı özet ve anlatım sıralaması olarak kullanarak tüm konuları beyin haritam üzerinden açıklamaya çalışacağım.
1. Blockchain nedir?
Adı üzerinde bir “Blok zinciri” ‘dir. Gerçeklerin defteri yani onaylanan değerin (para, sahiplik, hak, içerik, sözleşme, veri, vb.) defteri yada teknoloji dili ile veri tabanı olarak düşünebilirsiniz. Artık işlem ve kayıtların bulunduğu defter / veritabanı merkezi olmayacak, ağ üzerindeki eş noterler (düğüm / nod olarak anılıyor) de aynı defterin bir kopyası / replikası olacak. Bu sayede bu noktalar hem yedekleme, hem verinin koruma ve yeni işlemlerin onayını da vererek verinin değişemez / değiştirilemez olduğunun garantisi olacak.
Blok zinciri üzerindeki tüm iletişim ve veriler gönderen ve alıcının bilgisini şifreleme yöntemleri ile güvenli bir şekilde tanımlamak ve saklamaktan da sorumlu oluyor.
Bir düğüm defterine (dolayısı ile tüm defterlere) bir gerçek eklemek istediğinde, birincil formlar oluşur; bu uzlaşma blok olarak adlandırılır ve onaylanarak zincire eklenir. Özellikle bizim gibi aracılara ve merkezi otoriteye güvenen kültürler için büyük bir zihin değişimi ve dönüşümü olacak, biri(leri)ne güvenmek zorunda değilsiniz, tüm ağa güvenmeniz yeterli.
Blockchain sözlüğü:
* Distributed Ledger (Dağıtık defter): Ağ üzerindeki tüm kullanıcıların tüm işlemlerini kaydeden dağıtık yapıda tüm paydaşlarda duran defterdir.
* Hashing (Karıştırma): Bir PDF veya DOC formatı gibi bilgiyi karma olarak bilinen bir koda formatına çevirmek için kullanılan matematiksel karıştırma (dijital parmak izi) yöntemidir.
* Digital Currencies (Dijital para birimleri): Internet bazlı ticari ve finansal işlemlerde kullanılabilen para formatlarına verilen isim.
* Crypto Currencies (Kripto para birimleri): Merkezi otoriteler tarafından çıkarılmayan, rezerv / havuz edilmeyen ve kontrol edilmeyen, ağ üzerinde bulunan katılımcı / üyeler tarafından değer biçilen, alışveriş ve transfer için kullanılan yeni nesil para birimidir.
* Cryptography (Kriptografi): Kamuya açık olan defterdeki veri ve işlemlerin değiştirilememesinin güvencesi ve aracıdır. Kurcalamaya teşebbüs hemen farkedilir.
- * Miners (Madenci): Blockchain üzerindeki işlem ve yeni blok oluşumu/bağlanması konusunda onay veren ve geçerli olmasını sağlayan kişi/üye/noktadır.
2. Blokchain teknik tanımı ve arkasındaki teknoloji
Teknik olarak, Blockchain herkesin denetleyebileceği, ancak tek bir kullanıcının kontrol edemeyeceği, paylaşılmış, güvenilir kamuya açık (farklı kapalı / yarı kapalı modelleri de var) defterdir. Bir Blockchain, bir işlem için gerekli tüm tarafları ve işlemleri içerir, aynı zamanda zincirin tüm katılımcıları genel anlaşma ve belirli kurallarla değiştirilebileceği için defteri güncel tutar.
* Blockchain, dağıtılmış defteri teknolojisine dayalıdır; bu, ilgili veriler birden çok kullanıcı arasında dağıtılır
* Her işlemden sonra, önceki blok hakkında bilgi içeren başka bir blok zincire eklenir.
* Blockchain bloklara ayrılmış tüm işlemlerin kayıtlarının bir defteridir.
* Blockchain bilginin senkronize ve eşit şekilde değiştirilmesini sağlar.
* Blockchain bir ağdaki farklı tarafların anonim olarak işlemleri tamamlamalarına izin verir.
Blockchain 5 kavrama dayanan bir teknolojidir
1. Peer-to-peer Network (Kişi/kullanıcı/noktalar arası ağ/şebeke): Alttaki resimde göreceğiniz üzere ağ ve iletişim modelleri Blockchain ile A ‘dan C’ye evrilmiştir.
* A resmi merkezi yapıya sahiptir, tüm client (istemci) ‘lar merkezi server (sunucu) ‘a bağlanır, maliyet ve hata çıkma oranı yüksek olduğu için merkezi yapılar değişti. Bankacılık dünyasından örnek verirsek, her ülkede sadece merkez bankaları vardı (centralized A modeli), zaman içinde ülke, ekonomi, ticaret ve işlem hacmi büyüyünce yetki B ‘de yer alan merkez dışında (decentralized B modeli) yeni merkezler oluşturarak (yeni bankalar) yük ve hata olasılığı dağıtıldı. Blockchain ile beraber merkez ve oluşturulan diğer merkezlerin dışında ağa katılan her üye hem merkez hem de istemci modunda (distributed C modeli) çalışabiliyor, tüm ağa güveniliyor ve onaylatılıyor herşey.
2. Public Key Cryptography (Ortak anahtar kriptografisi) : Kullanıcı ve veriler açık anahtar şifrelemesi ile korunur ve saklanır
* Cryptographic Hashing (Şifreleme Karıştırma)
– Bir girdi (‘mesaj’) alır ve sabit büyüklükte bir çıktı verir (‘özet’)
– Tek yönlü fonksiyonlar – girdiden çıktı saptamayı kolay, ancak çıktıdan girdiyi belirlemek son derece zor
* Public & Private Keys (Genel ve Özel Anahtarlar)
– Alıcının ortak anahtarı ile şifrelenmiş mesaj yalnızca alıcının özel anahtarı tarafından çözülebilir
* Digital Signatures (Dijital İmzalar)
– Gönderenin özel anahtarı ile imzalanmış bir mesajın orijinal olup olmadığını, gönderenin genel anahtarına sahip olan herkes tarafından doğrulanabilir (ancak erişilemez)
3. Distributed Consensus (Dağıtık konsensüs): Rastgele bir matematiksel sorunun çözümüne dayalı dağıtılan bir konsensüs yapısıdır.
Şebekenin hangi şartlar altında anlaşmaya varıldığı (‘uzlaşma sağladığı’): [1] veritabanının genel durumu; & [2] ilavelerin doğruluğu;
– Kurallar protokole göre pişirilir
– Tüm bloklar bir önceki bloğa karma bir referans içerir – değişmez zincir oluşturulur
– Kamu defterlerinde “madencilik” veya “blokların teyit edilmesi” olarak adlandırılır
4. Ledger (Defter): İşlem ve verilerinin kriptografi ile şifrelenmiş ve karmaşık hale getirilmiş blokların yazıldığı defterler.
Blockchain teknolojisinin protokolleri değişmez bir güven sağlar. Güvenlik, sözde gizli ve blok halinde mühürlenmiş şifreli işlemlerle garanti edilir. Şeffaflık, herkesin görebileceği açık, kamuya ait merkezi olmayan defter ile sağlanmaktadır. Özgünlük ve güvenilirlik, kalıcı, değişmez bir olay kaydı ile oluşturulmuştur.
5. Validity Rules (Geçerlilik/Doğrulama kuralları): Ağ üzerinde ortak tanımlanan genel kabul gören kurallar manzumesidir. İşlemler nasıl yapılacak, nasıl onaylanacak, defterler güncellenecek mi? Güncellenecek ise nasıl? vb.)
Katılım Bankacılığı Enstrümanları
A. Fon Toplama Yöntemleri
B. Fon Kullandırma Yöntemleri
1. Kurumsal ve Bireysel Finansman Desteği – Murabaha (Maliyet Artı Kar Marjlı Satış/Mark-up trading)
2. İcara (Leasing, Finansal kiralama)
3. Mudaraba (Emek – Sermaye ortaklığı / trust financing)
4. Müşaraka (Sermaye ve Kar-zarar ortaklığı / Partnership financing)
5. Karz-ı hasen (Faizsiz Ödünç)
6. Selem (İleriye dönük satın alma, future sale)
7. İstisna (Siparişe dayalı satın alma)
8. Mal Karşılığı Vesaikin Finansmanı
9. Sukuk (İslami Bono)
10. Tekâfül (İslami sigorta)
İslami Finans ve Katılım Bankacılığı
Bu yazımda, sizleri İslam medeniyetinin altın çağına götürüp, bugünün gelişmiş ülkelerinin o gün ticaret yollarını kaptırdığı için İslam medeniyetini alt etmek için çıktığı keşifler, elde ettiği ganimet, değerli maden ve doğal kaynakları ülkelerine getirerek sermayeye daha sonrada bankacılık sistemine dönüşen sistemi nasıl oluşturduklarını aktaracağım.
XV. Yüzyıl – İslam Medeniyetinin Altın Çağı
15. yüzyılda altın çağını yaşayan İslam medeniyeti tüm ticaret yollarına hakim olmaya başladı, ticaret için tıkanan batı yeni arayışlara girdi. Keşifler çağında hayata geçiren batı, elde ettiği sermaye birikimini ise oluşturduğu yeni sistem (bankacılık) ile resmileştirdi.
15.yüzyılda rönesans İtalya’sının büyük kültürel erime potasında atılır. Her ne kadar Rönesans sanat, bilim, edebiyat ve felsefeyle ilişkilendirilse de, tüm bunların kamçılayıcısı para olmuştur: Zenginlik ve himayecilik, sanat ve mimaride meyve veren bir dönem başlatmıştır. Daha renksiz gelişmeler olaraksa para yatırılabilen ve belki daha da önemlisi borç alınabilen bankalar doğmuştur.Emperyalist bir şekilde elde ettikleri yeni kıtalarından kazandıkları kıymetli madenleri gemilerle banka hesaplarına aktaran batı sonraki dönemlerde sistemlerini geliştirdiler.
Yüzyıllar ilerledikçe, iç taht kavgaları, İslam ülkeleri arası meshep savaşları ve güç savaşları ile medeniyetini ileriye götüremedi, sonuç olarak ganimet ve vergi sarmalının içinde hapis oldu. İslam ülkeleri batılı bankaların kredi müşterileri haline geldiler. 20. yüzyıl ortalarına geldiğimizde, Müslüman nüfusun yoğun olduğu ülkelerde ortaya çıkan İslamî bankacılık modelleri bir bir hayata geçmeye başladı. İslam ilk ortaya çıktığı ve kitabımız Kur’an-ı Kerim dünyaya indiğinden bu yana faizsiz bir ekonomik modeli benimsemiş olmamız ve bir çok İslam alimi bu yönde eserler vermesine rağmen, yüzyıllar boyunca İslam alemi ve halkımızın benimseyeceği bir modeli ortaya koyamadık. Bence bu durumun temel nedeni; İslam ülkelerinin kazandığı savaşlardan elde ettiği ganimetler, topraklar, vergi gelirleri ve toplumun dinamikleri bir değişikliğe ve sistemini geliştirmeye gerek duymamış sonuç olarak tembelleşmiştir.
Yüzyılın başından itibaren başlayan ferdi modeller, organize ve çağdaş metotlarla ilk defa Suudi kralı Faysal döneminde hayata geçirilmiştir. Asya ve Afrika kalkınma bankalarının kuruluşuna paralel olarak Cidde’de kurulan (20 Ekim 1975) İslam Kalkınma Bankası’nın İslam ülkelerindeki kamusal projelere yaptığı malî katkılar çok önemli boyutlarda olmuştur.Geleneksel bankacılığın 400 yıldan fazla olan geçmişine bakıldığında, henüz 42 yıllık bir geçmişi olan İslamî Bankacılık endüstrisinin oldukça genç olduğu görülmektedir.
Katılım Bankacılığının dünyadaki yeri
Dünya’nın milli gelir hacmi $80 trilyon dolara koşuyor. Finans sektörünün hacmi de bu civardadır diyebiliriz. Zira milli gelir ve ticaretin toplamı ile sistemin finansmanını besleyen Finans sektörünün hacmi paraleldir.
Son beş yılda yıllık ortalama yüzde 17 (17%) büyüme kaydeden Küresel Faizsiz Bankacılık sistemi, önümüzdeki 5 yıllık dönem boyunca da aynı yüksek büyüme trendini istikrarlı olarak sürdürerek 2019 yılı itibariyle toplam varlıkların $2 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu da Faizsiz Bankacılık Sisteminin Dünya toplam Finans hacminin yaklaşık yüzde 2 (2%) civarına tekabül edeceğini söyleyebiliriz.
Ülkemizde ise, katılım bankalarının, genel bankacılık sektörü içindeki toplam varlık payı, son on yılda %2’den %5,2 düzeyine yükselmiştir. Türkiye’nin dışında ağırlıklı olarak özellikle Malezya ve Körfez ülkelerinden Katar, Kuveyt, Bahreyn ile İngiltere faizsiz bankacılıkta önemli bir yere sahiptir. Dünya genelinde Faizsiz Bankacılık Sistemi hacminin bir kısmı (pencere sistemi ile) İngiltere’ye aittir diyebiliriz.
Batılı devletler de körfez ve İslam coğrafyasındaki sermayeyi kendilerine yönlendirmek istedikleri için de “Pencere Sistemi” ile Faizsiz Bankacılık hizmeti sunuyorlar.
Geleneksel Bankacılığın faaliyet alanları
Bildiğiniz üzere geleneksel Bankacılık üç ana alanda faaliyet yapar:
1.Fon toplar,
2.Fon kullandırır,
3.Klasik Bankacılık hizmetlerini yapar.
Kısaca anlatmak gerekirse, geleneksel Banka Bankacılık lisansı ve mevzuatlar çerçevesinde tasarruf sahiplerinden fon toplar, toplanan fonları düzenleyici kurum ve merkez bankasının izin verdiği çarpanlar ile ihtiyaç sahiplerine kredi şeklinde kullandırarak ekonomiye enjekte eder.
Klasik Bankacılık hizmetleri olarak da; hesap yönetimi, ödeme ve tahsilat hizmetleri, BES, sigorta, iç ve dış ticarete aracılık eder, sanayi kuruluşlarına destek, iştirak eder, kiralık kasa, değerli maden, menkul kıymet, sertifika, borsa faaliyetlerine fiilen katılır, ülkenin kalkınmasını destekler ve yönlendirir.
Katılım Bankacılığının (Faizsiz Bankacılık) faaliyet alanları
Faizsiz Bankacılık Türkiye ‘deki adı ile Katılım Bankacılığı, 1. sıradaki fon toplama kısmında Klasik Bankacılıktan ayrılır, sabit bir getiri yani faiz sözünde bulunamaz. Klasik Bankacılık sisteminde borç anlaşması yapılır, bildiğiniz gibi Kur’an ve Sünnette borç verildikten sonra fazlalık yani ek gelir elde edilmesi, ismi ne olursa olsun ribadır, faizdir ve sonuç olarak haramdır.
1. Fon toplama örneği üzerinden gidelim:
Klasik Bankacılık sistemine mevduat olarak 100 bin TL borç verirseniz, banka borç anlaşması karşılığında size bugünkü faiz oranları ile yıl sonunda 115 bin TL verir. Katılım Bankacılığı sisteminde ise bu fon yıl boyunca çeşitli ticari faaliyetlerde çalıştırılır, proje ve işlere yatırılır, bu faaliyetler sonucunda ne kadar kar elde edilirse yüzde 80 (80%) gibi bir oran fon sahibine, kalan yüzde 20 (20%) oran ise Katılım Bankasına kalır. Katılım Bankacılığında borç değil ortaklık anlaşması yapılır. İslam Finans’ta buna “mudaraba” diyoruz. Yani emek sermaye ortaklığı yapılıyor. Elde edilen kazancı paylaşma şeklinde bir anlaşmadır.
2. Fon kullandırma örneği üzerinden gidelim:
- * Klasik Bankacılık sisteminde fon kullanılmak istendiğinde, aynı şekilde borç anlaşması yapılır. Örneğin, Klasik Bankacılık sisteminde, mal/sermaye sıkıntısı yaşayan müşterisine banka topladığı fondan 100 bin TL veriyor ve geriye vadesine göre faizi ile beraber 125 bin TL alıyor. Tabi bu arada bir çok taşınır, taşınmaz teminatlar alıyor. Bu da yine İslam’a göre caiz değildir.
- * Katılım Bankacılığında ise bir malı, aracı, makinayı veya binayı/ofisi işletme adına peşin alıp aynı şekilde işletmeye vadeli satış şeklinde satılabiliyor. İslam Finans’ta buna “murabaha” diyoruz.
- * İslami Finans’ta önemli 3. model “müşaraka” ortaklık modeli olarak isimlendiriyoruz. Burada bir işletme veya firma sahibi bankaya, yada banka kuruma ortaklık teklif edebilir. Ortaklık anlaşmasına göre elde edilen kâr ve zarar yazılan şartlara göre bölüştürülür.
- Katılım Bankalarının Klasik Bankacılıktan en önemli farkı fonu toplarken ve kullandırırken faize bulaşmamasıdır. İslami Finans’ın ana amacı reel piyasayı, ticareti ve mal / şirket sahipliğinin tabana yayılmasını desteklemektir.
- Türkiye’de İslami Finans alanının gelişmesi ve İslam ülkeleri arasında bayraktarlığa hazırlanması için büyük bir vizyon, katma değeri yüksek fikir, hikaye ve projeler gerekiyor. Bu yönde güzel bir gelişme var; Kalkınma Bakanlığı ve Katılım Bankaları Birliği arasındaki oluşturulan vizyon ve projeler ile Katılım Bankacılığı 2025 yılında Türkiye tüm Bankacılık sistemi içindeki payını yüzde 15 (15%)’e çıkaracak.
- Sonraki yazımda İslami Finans, Sukuk ve Katılım Bankacılığı enstrümanlarına biraz detaylı giriş yapacağız.
- Bir sonraki yani bu konu hakkındaki 3. yazımda da; günümüzün en popüler konuları Crowdfunding (Kitlesel Fonlama), Blockchain (Block zinciri) ve Blockchain üzerinde çalışan CryptoCurrency (Kripto para) ile bunların yatırımcı ve halka açılması konusu olan ICO (Initial Coin Offering) ‘nun aslında İslami Finans ‘ın mevcut enstrümanları ve kuralları ile yapılabileceğine dair görüş ve naçizane önerilerimi aktaracağım.
Kültürümüzde bulunan İmece ve Salma, Kitlesel Fonlama ile popüler hale geliyor
İmece ve Salma
İmece, beraber yaşayan topluluklarda işlerin gönüllü ya da zorunlu olarak ve elbirliği içinde yapılması anlamına geliyor. Genellikle kırsal yerleşim yerlerinde, birçok kişinin toplanıp elbirliğiyle bir kişinin tarlasını sürmek, ekinini biçmek, harmanını kaldırmak, mısırını, fındığını toplamak vb. gibi bir işini görmesi ve böylece herkesin işlerinin sırayla bitirilmesi. Bir arada yaşayan topluluk bazı sorunların giderilmesine karar vermişse, herkes kaynak ve imkanı doğrultusunda iş gücü açığını karşılamak zorundadır.
Eğer bir amaç ve gerçekleştirilecek proje için para toplanacaksa buna da salma denir. Para toplanması karar alınmışsa, herkes imkanı ölçüsünde maddi katkı yapmak zorundadır. İmece ve salma bir arada yaşayan Anadolu topluluklarında yazılı olmayan hukuka dayalı, herkes tarafından kabul gören bir dayanışma örgütüdür. Bir belediyenin yapması gereken pek çok işi, belediye olmadığı zamanlarda ve kırsalda hala bu usulle yapılır.
İmece usulü ile yapılabilecek işlere bazı örnekler: Köyün kanalizasyonunun yapılması. Köyün merasının temizlenmesi. Düğün yerlerinin kurulması. Okul inşaatı. Cami inşaatı. Okulun yakacağının toplanması. Köyün korusundan ağaç kesilmesi. Köy fırınının temizlenmesi. Hayır işlerinde gereken ortak çalışma. Düğünlerde sandalye, güğüm, kazan gibi eşyaların gereksinimi karşılamak. Köye misafir gelmişse ağırlamak. Köylerde hep birlikte yapılan işler.
Salma yapılması gereken ve gerekebilecek durumlara örnekler: Köyün hayrı için para toplamak. Askere gidecek kişilere yardım için para toplamak. Köyde yapılan bilumum inşaat için para toplamak.
Salma veya imece kararı muhtar ve ihtiyar heyeti tarafından alınıyor, Kitle Fonlama ‘da da sistemde açılacak projelere Platform yönetimi, öncü/melek yatırımcılar ve influencer (ünlü ve etkileyiciler diyelim) ‘lar karar veriyor.
Kitlesel Fonlama
Belediye ve kamu otoritesinin yapması gereken pek çok iş, yerelde bu usulle yapılırdı. Aynı şekilde bugün Türkiye ‘de yeterli ve riske yatırım yapan yatırımcı olmaması nedeniyle fikir ve projeler doğrudan halka açılacak. Bu çalışmalara da popüler adı ile Kitlesel Fonlaması (Crowdfunding) diyoruz.
En basit haliyle, kitlesel fonlama bir proje ya da girişimin bir grup insan tarafından internet aracılığı ile finanse edilmesidir. Teoride kişiler yapmış oldukları birikimler aracılığıyla mevcut yatırımlara dolaylı yollarla finansman sağlamaktadır. Örneğin, yatırımlara bankalar aracılığıyla finansman bulma gibi geleneksel yöntemlerde bankaların, para birikimi olan kişilerle paraya ihtiyacı olan kişiler arasında aracı görevini üstlenmesi söz konusudur. Ancak, klasik yöntemlerin tersine kitlesel fonlama yönteminde hiçbir aracı kuruma ihtiyaç duyulmadan finansmanın ilk elden kullanılması sağlanır. Finansman ihtiyacı olanlar, yatırım yapacak kişilere (kalabalığa) doğrudan başvurur. İletişim ise internet aracılığıyla sağlanır.
Kitlesel fonlama özellikle 2008 yılında yaşanan küresel finansal krizden sonra küçük ölçekli ve erken aşama şirketlerin finansman bulmakta yaşadıkları zorluklara bir çözüm alternatifi olarak ortaya çıkmıştır. Banka ve yatırım fonların yeni girişimleri ve küçük işletmeleri riskli sınıfına aldıkları için kredi vermiyor; dolayısı ile küçük ölçekli işler ve girişimler için finansman maliyeti artıyor. Dijital teknoloji ve her an her yerde mobil cihazlar ile internete bağlanabilme imkanı finansman bulma, alışveriş yapma, bağış toplama ve büyük topluluklara erişimi kolaylaştırdı, bu sayede kitlesel fonlamanın kısa sürede yaygınlaşmasını bekliyoruz.
Kitlesel Fonlama son altı yıl içerisinde özellikle gelişmiş ülkelerde önemli bir ilerleme göstermiş durumda. Günümüzde başta Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere ‘de yasalaşmış olan “Kitlesel Fonlama” muhtemelen Türkiye olarak mevzuata alan 3. ülke olacağız. Diğer taraftan halen Kuzey Amerika, Latin Amerika, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da bulunan 45 ülkede aktif olarak faaliyette bulunan toplam 672 kitle fonlaması platformu bulunmaktadır. Kitlesel Fonlama platformlarında 2015 yılında dünya genelinde 5 milyar dolarlık işlem hacmine ulaşıldı. Benzeri şekilde Türkiye’de melek yatırımla ilgili mevzuat çıktıktan sonra 16 tane melek yatırım ağı oluştu, ve bugüne kadar 800 melek yatırımcının işlem hacmi yaklaşık 500 milyon euro civarına ulaştı.
Yeni nesil finansman deniyor, aslında İslami Finans içinde zaten var!
Kitlesel fonlama yöntemiyle, tecrübeli ve tecrübesiz yatırımcıların bir araya gelmesi ve yatırım ortamından uzak duran yatırımcı kitlesinin tasarruflarını yatırıma yönlendirmesi, böylece sermayenin tabana yayılması hedefleniyor.
Sonuç olarak küçük tasarruf sahipleri de işletmelerin ve girişimlerin ortağı olarak faiz yerine ticaret ve aktif ekonominin içinde yer almış olacaklar.
Tam burada İslam’da Ticarete atfedilen önem ve İslami Finans ‘da bulunan Mudaraba ve Müşaraka ürünlerine değinmek ve ortak yönlerini görmemek olmaz. İslami Finans konusunda okuduğum kitap ve makaleler ile edindiğim bilgi ve deneyimi sizlere farklı makale ve yazılar ile aktarmaya çalışacağım.
Yeni mevzuat ile SPK (Sermaye Piyasaları Kurulu) tarafından yetkilendirilecek Kitlesel Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla girişimcinin kitleye, kitlenin girişimciye erişimini sağlayacak yatırım ortamının sağlanmasına dönük düzenlemeler yapılıyor. Kamu maliyesine yük getirmeden başta teknoloji ve inovasyon odaklı yatırımlar olmak üzere tüm sektörlerde erken aşama finansmana ihtiyaç duyan girişimci sayısı ve bunların finansmana erişiminin artırılması hedefleniyor.
Yasal Mevzuat ne durumda?
- * Mevzuat ve 6362 SPK kanun değişikliği Meclis’e intikal etti, yakında TBMM ‘den geçmesi bekleniyor
- – 6.12.2012 tarihli 6362 SPK kanunun 3. tanım maddesinde (e-Halka açıklık) ve (h-İhraççı) bentleri değiştirilerek Kitle fonlama Borsa ve mevduat toplama dışına alınmıştır. (z-Kitlesel Fonlama) benti eklenerek kanun Kitle Fonlama ile halktan para toplama imkanı sağlanacaktır.
- – 4 ve 16. maddelerde değişiklik ve eklenen 35/A maddesi ile Kitlesel Fonlama ‘ya ilişkin düzenleme yapma ve kitle fonlaması platformlarının yetkilendirilmesi yetkisi SPK’ya verildi.
- * Kitlesel Fonlama platformlarının kurulabilmesi ve faaliyete başlaması için SPK’dan izin alması gerekiyor.
- * Platformların kuruluşlarına, ortaklarına, pay devirlerine, çalışanlarına, her bir fon sağlayıcı tarafından yatırılabilecek veya proje sahipleri ile girişim şirketleri tarafından toplanabilecek paranın azami limiti, faaliyet ilke ve esasları SPK tarafından belirlenecek.
- * Kitlesel Fonlama platformları 6362 nolu kanundaki 37 ve 38. maddelerdeki borsalar, piyasa işleticileri ve pazar yerleri ilkelerine tabi olmayacaklar.
- * Platform, Sermaye Piyasası Kanunu’nun izahname ya da ihraç belgesi hazırlama yükümlülüğüne ilişkin hükümlerine tabi olmayacak. Payları borsada işlem gören ortaklıklar ile Kitlesel Fonlama vasıtasıyla halktan para toplayan ortaklıklar hariç olmak üzere pay sahibi sayısı 500’ü aşan anonim ortaklıkların payları halka arz olunmuş sayılacak.
Kitlesel Fonlama platformları
Kitlesel Fonlama Platformu’nun kurulabilmesi ve faaliyet başlaması için Sermaye Piyasası Kurulundan izin alınacak ve teminat yatırılacak. Bu platformların kuruluşuna, ortaklıklarına, pay devirlerine, çalışanlarına, her bir fon sağlayıcı tarafından yatırılabilecek veya proje sahipleri ile girişim şirketleri tarafından toplanabilecek paranın azami limitine ve faaliyetleri sırasında uymaları gereken ilke ve esaslara ilişkin esaslar Kurul tarafından belirlenecek.
Kitlesel Fonlama platformları halktan para toplayan kişiler ile bunlara fon sağlayanlar arasındaki ilişkiler genel hükümlere tabi olacak. Yapısı itibariyle borsacılık faaliyetlerinden farklı olan ve daha serbest bir anlayışla düzenlenen Kitlesel Fonlama platformları, Sermaye Piyasası Kanunu’nun borsalar, piyasa işleticileri ve teşkilatlanmış diğer pazar yerleri ile ilgili hükümlerine tabi olmayacak. SPK tarafından açılan dava ve takipler ile ihtiyati haciz taleplerinde Sermaye Piyasası Kurulu’nun her türlü harç ve teminatın muaf tutulacak.
Sistem nasıl işleyecek?
Fikri olan herkes, Kitlesel Fonlama platformu üzerinden bir kullanıcı açacak. Girişimcimiz iş fikri ile ilgili MVP (Minimum Viable Product / Minimum Uygulanabilir Ürün), İş modeli ve İş Planını hazırlayarak platform yükleyecek. Girişimcilerin Kitlesel Fonlama platformunda destek olacak kişilerin beğenisini kazanmanız çok önemli, sonuçta tüm işlerde olduğu gibi herşey satış ile başlıyor, girişimci öncelikle kendisini ve girişimini çok iyi tanıtarak satışa yani işe başlıyor. Bunun için platformlardaki konu, hedef kitle, problem, çözümünüz, pazara uyumu ve içerikleriniz önem kazanıyor. Metin, video, ve fotoğraflar dikkat çekici olmalı.
Duyuruda, ne kadar paraya ihtiyacı olduğunu belirtecek ve 2 – 3 haftalık süre üzerinden takvimi başlatacak. İlgili sürenin sonunda, gerekli para toplanırsa sistem devreye girecek ve çalışmalar başlayacak. Yatırımcılar, girişimlere borç verebileceği gibi, bağış da yapabilecek veya hisse satın alabilecek.
Düzenleyici not: Yatırımcı, hisse alabilir, borç verebilir veya bağış yapabilir olmalı. Her üç uygulama da ABD ve İngiltere’de var. İkincil mevzuat ve yönetmelikler ivedi olarak çıkarsa hukuki ve mali çerçeve oluşur ve finansman modeli hızlıca başlar.
Yatırımcılar uygun gördükleri projeye dilediği miktarda katkı sağlayacak. Ödemeler aracı konumundaki Kitlesel Fonlama platformu tarafından gerçekleştirilecek. Öngörülen sürede hedef rakama ulaşılırsa, platform sahibi 5% ile 10% arasında değişen oranlarda komisyon bedelini keserek toplanan fonu proje sahibine ödüyor, ödemeler kamu desteklerinde (TUBITAK/TEYDEB ve KOSGEB) olduğu gibi belli mihenk taşları ve faturaya (proforma ve gerçek) da bağlanabilir.
Önceden belirlenen fon tutarının öngörülen sürede temin edilememesi halinde, o zamana kadar toplanan fonlar platform hizmet bedeli veya komisyonu kesilerek yatırımcılara iade edilebiliyor. Platformlar arasındaki farklar pazarlama, ağının gücü, iş akışlarını kolaylaştırıcı ek ürün, hizmet ve komisyon oranları ile belirlenecek gibi duruyor.
“Being an Entrepreneur in Turkey (2017)” Presentation and Performance in Conference
Hi dear visitors,
I want to share my last presentation about “Being an Entrepreneur in Turkey” and my live performance in International Business Conference with you.
Caution! I am warning you, It has my first magic & illusion show / experiments 🙂
My message is crystal clear: “If you want to be an Entrepreneur in Turkey, you need to know some illusion and magic :)”
To view and get clips please click here or following image
To watch my live performance and my illusion /magic show please click here or following image