banka

Katılım Bankacılığı Enstrümanları

Önceki yazımızda İslami Finans ve ülkemizdeki adı ile Katılım Bankacılığına giriş yapmıştık. Bu yazımızda da Katılım Bankacılığının temel prensipleri ile enstrümanlarını detaylandırmaya çalışacağız.
Faizsiz (Katılım) Bankacılığının oluşturulma nedeni ve çalışırken altın kuralı “Faizsizlik Prensibi”dir.
Genel iş alanı 3 parçaya ayrılabilir:
A. Fon toplama; kâr ve zarara katılma esasına göre fon kabul etmek ve müşteriye “sabit bir getiri” taahhüt etmemek,
B. Fon kullandırma; nakit kredi vermeyip müşterinin ihtiyaç duyduğu malı satıcıdan peşin alıp kendisine vadeli satmak veya iş sahibiyle proje bazında ortaklık oluşturmaktır.
C. Geleneksel bankacılık hizmetleri (bu hizmetlerde kesinlikle faizin her çeşidinden kaçınılmalıdır)
Katilim Bankaciligi

Katilim Bankaciligi

A. Fon Toplama Yöntemleri

Özel Cari Hesaplar
* Vadesizdir,
* İstenildiğinde çekilebilir veya ekleme yapılabilir.
* Herhangi bir kâr veya zarar sonucu doğurmayan hesaplardır.
Katılma Hesapları
* Vadeli hesaplardır, kâr veya zarara katılım vardır.
* Vadesinden önce para çekilebilir, vade bozulmaz.
* Ortaklık söz konusudur.
* Önceden belirlenmiş bir getiri ödenmez.
* Ödenecek getiri vade sonunda belli olur.
* Anapara garantisi verilemez.
* Sermaye- emek (mudaraba) yapısı üzerine kuruludur.

B. Fon Kullandırma Yöntemleri

İslami Finansın temelinde riba sözcüğünün (Türkçemizde faiz olarak geçen kelimedir) kâr marjı, vade farkı veya fiyat artırımı gibi terimlerle değiştirilmesi yeterli değildir. Dolayısı ile İslami Finansta yapılandırılacak tüm enstrümanlarda ticari faliyet, ürün / mal, kâr ve zarara ortak olmak ve tabiki sermaye-emek yapısı esas alınacaktır.
Türkiye’de kullanılan İslami Finansman enstrümanlarının çoğu murabaha esasına dayanmaktadır.

1. Kurumsal ve Bireysel Finansman Desteği – Murabaha (Maliyet Artı Kar Marjlı Satış/Mark-up trading)

Katılım Bankası ile fonu kullanacak olan kurumsal / bireysel müşteri arasında düzenlenecek sözleşme dahilinde, müşterinin ihtiyaç duyduğu her türlü emtia, menkul kıymet, gayrimenkul, hak ve hizmetin peşin olarak satın alınması ve kredi müşterisinin vadeli olarak borçlandırılması işlemidir.  Bir nevi kurumlar için işletme sermayesi ihtiyacının karşılanması anlamına gelir.
Bu yöntemle kullandırılacak fonlar karşılığında teminat alınması ve alım – satıma ilişkin belgenin katılım bankası ve müşteri tarafından muhafaza edilmelidir.
Murabahada banka müşterinin istemiş olduğu malı satın almakta ve satın alma fiyatına birtakım maliyetleri ve karı ekleyerek (örnek olarak malın fiyatı 100.000 TL olsun, masraflar, enflasyon ve kâr göz önüne alınarak +50% marj konularak 150.000 TL’ye) müşteriye satıp teslim etmektedir. Burada banka mülkiyetin üzerinde bulunduğu süre içerisinde gerçekleşebilecek mala ilişkin riskleri üzerinde taşımaktadır.
Murabaha yöntemiyle fon sağlamayı 9 adımda özetleyebiliriz:
1. Müşteri Bankaya fon sağlaması için başvurur,
2. Banka müşteri için elindeki veriler, sektör ve kamu kaynaklarından kredi değerlemesi yapar, uygunsa ilgili ticaret / mal / hammadde için fon limiti tahsis eder,
3. Müşteri ihtiyacı olan mal / hammadde için satıcı ile bir ön anlaşma (vaad) yapar,
4. Müşteri Banka ile kâr oranı ve geri ödemede anlaşır,
5. Banka Satıcıya mal / hammadde için sipariş verir,
6. Banka mal / hammadde satıcıdan peşin olarak alır,
7. Banka peşin aldığı mal / hammaddeyi müşteriye vadeli satar ve mal / hammadde müşteriye teslim edilir,
8. Banka müşteri ile sözleşmede antant kaldıkları fon + kâr miktarı kadar borçlandırır,
9. Müşteri borcunu Bankaya vadesinde öder
Banka, murabaha yoluyla doğrudan mal / hammadde ticaretinde bulunmakta ve bu yüzden elde ettiği kazanç da şeriat kurallarına göre ticari bir kazanç olarak meşru sayılmaktadır.
Murabahanın riba / faize girmemesi için temel esasları:
* Murabaha, bir malın veya hammaddenin, alıcı ve satıcının arasında anlaşması neticesinde belirli bir kâr marjının eklenmesi ile ödemeyi direkt satıcıya yapma işlemidir.
* Murabaha işleminde kesinlikle gerçek bir malın ticareti söz konusu olmalıdır.
* Murabaha işleminde genel kural dayanıklı malların finansmanıdır. Ancak dayanıklılık azaldıkça sözgelimi toptan et finansmanında vadeler kısa tutularak finansman yapılabilmektedir.
* Murabaha işleminde, alkol ve tütün gibi islamî kuralların dışında finansman mümkün değildir.
* Malın mülkiyeti ödeme taksitleri bitene ve mal nihai alıcısına satılana kadar bankada kalacaktır.
* Murabahada banka, hem satıcı hem de müşterisi ile iki ayrı sözleşme imzalamaktadır. Sözleşme imzalanırken, satılan ürün fiyatının, teslim ve ödeme planının belirlenmesi gerekmektedir.
* Murabahada malların üçüncü kişilerden satın alınmış olması zorunludur. Alıcı satıcı arasındaki dolaylı ilişki kabul edilemez.
* Satıcı müşterisinden vadede mal bedelini ödeyeceğine dair teminat isteyebilir. Bu teminat ipotek, rehin, bono, senet veya ihracat vesaiki olabilir.
* Alıcının mal bedelini vadede ödememesi halinde malın fiyatı arttırılamaz. Aynı zamanda alıcının mal bedelini vadeden önce erken ödemesi halinde ise malın fiyatı üzerinden indirim yapılamaz.
* Maddedeler içerisinde en önemlisi ise murabaha işlemlerinde alıcıya nakdi ödeme yapılamamasıdır. Ticari bankacılıktaki nakit kredi finansmanı seçeneği olmayan İslamî bankalar murabaha işlemlerinde de ödemeyi direkt alıcıdan bağımsız satıcıya yapmak zorundadır.

2. İcara (Leasing, Finansal kiralama)

İcara, geleneksel anlamdaki bankacılık sisteminin finansal kiralama faaliyetlerine benzemekte olup, doğrudan satış yerine, kiralama süresi sonunda mülkiyetin sembolik bir değer üzerinden alıcıya geçmesidir.
Faizsiz bankacılık faaliyetinde bulunan Katılım bankası, bir ekipmanı ya da bir binayı müşterilerinden birisine sabit bir tutar üzerinden ve sabit bir dönem için kiraya verir. Kâr-zarar ortaklığı ilkesinin aksine, bu tür bir sözleşmede önceden belirlenmiş ve sabit kılınmış bir getiri vardır.
Leasing temelde bir orta vadeli kredi işlemidir. Alışılmış kredi ilişkisinden farkı, kredinin kiracıya nakit olarak verilmemesidir. Kiracı, işinde kullanmak üzere almak istediği sabit kıymeti seçer ve bankadan bu işlem için kendisine kredi tahsis edilmesi talebinde bulunur. Banka tahsis ettiği krediyi kiracının seçtiği malın alımında kullanır. Banka satın aldığı sabit kıymeti kiracının kullanımına tahsis eder.
Kiralama süresi boyunca malın bakımı, onarımı, sigorta primleri vb. sorumlulukları kiracıya aittir.
İcara sürecini 9 adımda özetleyebiliriz:
1. Müşteri Bankaya fon sağlaması için başvurur,
2. Banka müşteri için elindeki veriler, sektör ve kamu kaynaklarından kredi değerlemesi yapar, uygunsa ilgili mal / hammadde için fon limiti tahsis eder,
3. Müşteri ihtiyacı olan mal / hammadde için satıcı ile bir ön sözleşme (vaad) yapar,
4. Müşteri Banka ile kâr oranı ve geri ödemede anlaşır,
5. Banka satıcıya mal / hammadde için sipariş verir,
6. Banka  mal / hammaddeyi satıcıdan peşin olarak alır,
7. Banka peşin aldığı mal / hammaddeyi  sözleşmede yer alan vade ve döviz cinsinden müşteriye kiralar,
8. Müşteri Bankaya kiralarını öder,
9. Banka sözleşme sonunda kiralanan mal / hammaddeyi müşterisine sembolik bir ücretle devreder.
Not:
* Finansal kiralama sözleşmeleri 3326 sayılı Finansal Kiralama Kanunu gereği 4 yıldan kısa süreli olamaz. Ancak Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen bazı sabit kıymetler için süre 2 yıla kadar kısaltılabilir.
* Geleneksel bankalar finansal kiralama yapma yetkisine sahip olmadıkları için büyük ortak kendisi olmak üzere finansal kiralama şirketleri kurmuşlardır. 90’lı yıllardan bu yana Katılım Bankaları selefi özel finans kurumları ve Finansal kiralama şirketleri icara işlemini yapabilmektedir.

3. Mudaraba (Emek – Sermaye ortaklığı / trust financing)

Mudaraba (emek-sermaye) sermaye sahibi ile bilgi-deneyim yani emek sahibi girişimcinin bir araya gelerek bir proje ortaklığı yapmalarıdır.
Mudaraba tipi finansman metodunda, ilgili iş veya projenin bütün masraflarını sermaye sahibi karşılar. Fon kullanacak girişimci ise işe emek ve ustalığını koyar. Güvene dayalı bir ortaklıktır.
Mudarabada, işin kârı, daha önceden belirlenen ve anlaşılan oran üzerinden taraflar arasında paylaşılır. Ortaklık ile kurulan iş / projeden zarar edilmesi durumunda, sermaye sahibi zararın tamamını karşılar. Emek sahibinin zararı o ana kadar harcadığı bilgi, deneyim, emek ve zamanıdır, buna alternatif maliyette diyebiliriz.
İstisnai olarak; zararın meydana gelmesinde müşterinin kasıt ve ihmali varsa, bu zarar kendisine tazmin ettirilebilir. Banka zararı minimuma indirmek için girişimcinin projesini çok yönlü olarak etüt etmeli; iş modeli, iş planı, MVP (minimum viable product / minimum uygulanabilir ürün), prototip ve fizibilitelerini derinlemesine uzman ekipleri ile incelemelidir. Kötüye kullanım, hesapsız ve kontrolsüzlük ihtimallerine karşı banka girişimciyi düzenli denetler ve gözlem altında tutar. İş / Proje  öngörülen fazlarda öngörülen miktarda kâr yapmadığı durumda fon kullanımını durdurabilir, fon harcanmasını belli mihenk taşları ve başarı göstergelerine bağlayabilir..
Bu modelde fon sahibi Katılım Bankası iş / projenin bütün masraflarını karşılar. Katılım bankalarının girişimci veya fon talebi yapan müşterisine fon kullandırması müşterek mudaraba sözleşmesi ile akit altına alınır. Bu sözleşme içinde; fon sahibi bankarabbü’l-mal (sermayedar), fon kullanan müşteri ise mudarib tanımı altında anılır.
Banka, mudaraba sözleşmesi içinde iş / proje kazancından isteyeceği kâr oranını müşterisine bildirir. Mudaraba usulü daha çok ticaretin finansmanında kullanılır. Bu ticaret dahili ve harici olabilir.

4. Müşaraka (Sermaye ve Kar-zarar ortaklığı / Partnership financing) 

Müşarakada müdarabadan farklı olarak ortaklığın her iki tarafı hem emek hem de sermayelerini bir araya getirir.
Müşaraka, bir yatırım / projenin finansmanı sağlanmak amacıyla, ortaklardan biri banka olmak şartıyla iki yada daha fazla ortağın, sözleşme hükümlerine göre ortaklık kurduğu, yatırımın sonuçlanmasından sonra kar ve zararın aynı şekilde sözleşmedeki katılma payları oranında paylaşıldığı bir ticari ortaklık ve fonlama türüdür.
Müşarakada ortakların çabalarının veya sermayelerinin eşit olması gerekmiyor. Başka bir deyişle müşaraka iki ve daha çok kişinin ticaret yapmak ve kârı paylaşmak üzere ortaklık kurması olup, burada her ortak şirkete belli tutar sermaye veya sermaye + emeği ile ortak olmaktadır. Net karın paylaşılması sözleşmede akit altına alınmaktadır. Zarara katlanma ise sermaye oranlarına göre yapılmaktadır.
Bankanın kâr ve zarardan alacağı pay ile varsa alacağı teminatlar, “Kâr-Zarar Ortaklığı Yatırımı Sözleşmesi” ‘nde açıkça belirlenir.
Not: Bu sözleşmelerde proje kârlılığından bağımsız olarak önceden belirlenmiş bir kâr taahhüdü söz konusu olamaz.
Müşaraka yöntemi genellikle sanayi ve ticaretin finansmanında kullanılır. Teçhizat ve makine sağlanmasında müşaraka yöntemi başarıyla uygulanabilir.
 
Müşarakayı teknik olarak ikiye ayırabiliriz:
* Sürekli Müşaraka: İş / proje devam ettiği süre içerisinde banka ve müşterinin ortaklığı devam eder.
* Azalan Müşaraka: Bankanın ortaklık payı, zamanla hisselerinin belirlenmiş vadelerde müşteri tarafından satın alınması ve proje bittiğinde tamamen müşterinin mülkiyetine geçmesi ile tamamlanabilir.
Müşaraka sürecini 5 adımda özetleyebiliriz:
1. Müşteri Kar-Zarar ortaklığı yapmak için Bankasına başvurur,
2. Banka ortaklık için proje ve ortaklık değerlemesi yapar, uygunsa ortaklığa karar verir,
3. Banka ile ortak olacağı müşteri arasında “Kar-Zarar Ortaklığı Sözleşmesi” imzalanır,
4. Ortaklık projesi uygulamaya geçer,
5. Ortaklık projesi sonunda oluşan kar veya zarar taraflar arasında paylaşılır.
Müşaraka ve Mudaraba arasındaki temel farklar: 
* Müşarakada tüm ortaklar yatırım yapmaktadır. Mudarabada ise yatırım sermayedar tarafından yapılmaktadır.
* Müşarakada tüm ortaklar, mudarabada ise sadece mudarib yönetimde söz sahibidir.
* Müşarakada zarar sermayedeki paya göre dağıtılır, Mudarabada ise zarar sermayedara aittir.
* Müşarakada tüm ortaklar sınırsız sorumluluk sahibidir.
* Müşarakada tüm varlıkların mülkiyeti ortaktır. Mudarabade ise tüm varlıklar sermayedarın mülkiyetindedir.

5. Karz-ı hasen (Faizsiz Ödünç)

İslami kurallara göre nakit para finansmanı yoktur, borç verme işlemi de sadece faizsiz borç anlamına gelen karz-ı hasen ile geçerlidir.
Karz-ı hasen daha çok yoksullara temel gereksinimlerini karşılamak için verilmekte olup, bu nedenle boyutları küçük ve etkisi sınırlıdır. Ayrıca Katılım bankalarının kullandırdıkları kredi tanımında geçen ve herhangi bir şekil ve surette verilen ödünçler kapsamında Katılım bankalarınca müşterilerine karz-ı hasen vermeleri uygulaması gösterilebilir.
Banka yönetimi zor durumda olan, banka ile büyük ölçüde çalışan müşterilerine karşılıksız olarak, durumu düzeldikten sonra aynen tahsil edilmek üzere kaynak tahsis edebilir.
Not: Katılım bankaları bu durumda kara ve doğabilecek zarara katılmazlar. Burada kar veya zarara ortaklık söz konusu olmadığı için, karz-ı hasen, toplanan fonlardan değil, katılım bankalarının özsermayelerinden veya cari hesaplarından verilebilmektedir.
Karz-ı hasen’de herhangi bir menfaat beklenmez. Taraflar arasında yapılan sözleşmede geri ödeme, verilen borç miktarına eşit olmaktadır. Karz-ı hasende belirlenen süre de bağlayıcı değildir. Alacaklı taraf, istediği zaman alacağını talep etme hakkına sahiptir.

6. Selem (İleriye dönük satın alma, future sale) 

Para peşin, mal veresiye olacak şekilde yapılan satış türüdür. Cinsi, miktarı, niteliği belli standart mallarda yapılır. Kısaca belirli şartlarda vadeli mal satışının tersidir.
Selem, ödemenin nakit olarak sözleşme anında yapıldığı, ancak satın alınan varlığın teslimatının önceden belirlenmiş tarihe kadar ertelendiği bir alım-satım işlemidir.
Selem daha çok emtia finansmanında kullanılmakta olup, peşin ödeme karşılığı ileri vadede teslimata dayalı ileri (forward) sözleşmeler ile aynı sözleşmelerdir. Bir başka deyişle banka paralel selemle riskini hedge ettiği selem sözleşmesi, belli tutardaki standart bir malın, menkul kıymetin, finansal göstergenin ya da yabancı paranın işlem anında belirlenmiş fiyattan, belirli bir yerde ve belirli bir tarihte satın alınmasını ya da satılmasını içeren alım-satım (vadeli işlem) sözleşmesidir.
Selem sözleşmeleri genellikle tahıl, petrol, demir ve benzeri ölçülebilir ve standartlaştırılabilir emtia üzerine yapılmaktadırlar. Bu sözleşmelerin fonlanması için çıkarılan sukuklar, ikinci el piyasada nominal değer üzerinden işlem görebilmekte olup, emtianın teslim tarihindeki fiyatına yönelik beklentiler doğrultusunda alınıp satılabilmektedir
Salam kapsamındaki işlemlerde malın fiyatı spot piyasada ödenir, ancak teslim edilmesi belli bir süre sonra gerçekleşir. Yapılan anlaşmalarla ticaretin konusu, fiyatı ve teslim tarihi tam olarak belirlenir. Mal zamanında teslim edilmezse müşteri ödemesini geri alır ya da mal teslim edilinceye kadar beklemeyi tercih edebilir.
Not: Türkiye ‘de enflasyonun çok yüksek olduğu dönemlerde evlenecek çocukları için aileler beyaz eşya ve mobilya gibi malları ön ödemeli kampanyalar ile alırlardı. Dolayısı ile hem enflasyondan etkilenmez, hemde çocuklarının evlendiği günlerde yeni çıkabilecek güncel modelleri alma hakkını elde ederlerdi.

7. İstisna (Siparişe dayalı satın alma)

Belirli bir bedel karşılığında, hammadde üreticiden olacak şekilde sanatkarlara bir eşya yaptırmak üzere yapılan sözleşmedir.
İstisna prensipleri ticarete konu olan malların dışında selem ile temel olarak aynıdır.
 
İstisna ile Selem arasındaki temel farklar:
* İstisna, seleme göre daha özel mallar için geçerli bir sözleşmedir.
* Selem sözleşmesinden farklı olarak istisna sözleşmesinde spot piyasada malın ücretinin hepsi ödenmeyebilir.
* İstisna sözleşmesi, sözleşme tarihi bitmeden, üretici mallar üzerinde çalışmaya başladığı anda tek taraflı iptal edilebilir. Selem sözleşmesi ise ancak sözleşme işleme konulmadan iptal edilebilir. Sözleşme işleme konulduktan sonra iptal edilemez.
* Malın teslimi selem sözleşmelerinde tespit edilmiştir. Ancak istisna için böyle bir ayarlama yapılmamıştır.
* İstisna sözleşmeleri belirli bir malın üretimi (ev inşası) için iken; selem sözleşmesi emtia ve tarım ürünleri için olabilir.

8. Mal Karşılığı Vesaikin Finansmanı

Mal karşılığı vesaikin finansmanı, Banka ile fon kullanan arasında düzenlenecek olan yazılı bir sözleşme dahilinde, mal karşılığı vesaik mukabilinde fon kullandırılması işlemidir.
Dış ticaret ve kambiyo mevzuatı çerçevesinde, Katılım bankası ile fon kullanan gerçek ve tüzel kişi arasında düzenlenen bir sözleşmeye istinaden, mal karşılığı vesaikin, Banka tarafından peşin satın alınması ve vadeli olarak fon kullanana daha yüksek bir fiyattan satılmasıdır.
Vesaikin finansmanı enstrümanında da gerçek bir malın ticaretinin yapılması gerekmektedir. Bir anlamda yurtdışı kurumsal finansman desteği olarak nitelendirilebilir.
Not: Dış ticarette, ihracatı yapan taraf malla birlikte sadece suret evrak gönderir, malı gümrükten çekebilecek orjinal belgeleri kendi bankasının ithalatçının ülkesindeki muhabir müşteri bankasına gönderir. Malın bedelini ödeyen ithalatçı / alıcı evrakları (sevk belgesi, fatura vb) muhabir bankadan alıp malını gümrükten çeker.
Dış ticarette; ithalatçıya karşı güven tam olmalı, ithalatçının ödeme gücü hakkında kuşku bulunmamalı, malın ithal edildiği ülkedeki siyasi, ekonomik ve hukuki şartların istikrarlı ve güvenilir olması gerekmektedir.

9. Sukuk (İslami Bono)

Sukuk ticari bir varlığın menkul kıymetleştirilerek sertifikalar aracılığıyla satımı ve daha sonra kiralanmasıdır. Varlık bir müddet sonra tekrar geri alınır.
Sukuk, varlık senedi veya menkul kıymetleştirilmiş varlık şeklinde de isimlendirilmektedir. Sukuk diğer borç senetlerinden (Bono, Tahvil, vb.) farklı olarak varlığa dayanmak zorundadır. En basit şekliyle sukuk bir varlığa sahip olmayı veya ondan yararlanma hakkını göstermektedir.
Sukuku diğer borç senetlerinden ayıran en temel özellik, nakit akışı hakkı yanında mülkiyet hakkınında sukuk sahibine verilmesidir.
Katılım bankaları, Hazine Müsteşarlığı veya özel sektör tarafından ihraç edilen kira sertifikaları ihalelerine girip, aktiflerine kira sertifikası alabilmekte aynı zamanda kendileri sukuk ihraç edebilmektedirler. İhraç edilen kira sertifikaları BİST’de list edildikten sonra, Borsa İstanbul Borçlanma Araçları Piyasasında alınıp satılabilmektedir.
Sukuk faizsiz olması özelliği ile İslami esaslara uygun bir menkul kıymet olarak kabul edilir; proje, varlık ve bilanço endeksli olarak düzenlenebilmektedir. Genellikle icar veya diğer sukuk anlaşmalarından oluşur, tedavül kabiliyeti olup olmamasına göre ikincil piyasası olan ve olmayan sukuk şeklinde de bir ayrıma tabi tutulabilir.
Sukuk enstrümanının işlem hacminin önümüzdeki yıllarda Türkiye ‘de de yüksek oranda artması bekleniyor.
Not:
1. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Türkiye’de Kira Sertifikaları ile ilgili ilk Tebliği 1 Nisan 2010 tarihinde yayımladı. İkinci tebliği ise daha geniş kapsamlı olarak 2013’te yayımlandı.
2. Türkiye’nin de üyesi bulunduğu İslam Kalkınma Bankası’nın net aktif değerlerini teminat göstererek çıkarttığı Sukuk, kredi derecelendirme kuruluşlarından “AAA” kredi notu alıyor, bu sayede geleneksel yatırımcılardan da çok ciddi talepler görmektedir. Ek olarak; İslami bankalar, Sukuk şeklinde bono ve tahvil çıkararak, ipotekli konut kredisi ve otomotiv kredileri veriyorlar.

10. Tekâfül (İslami sigorta)

Tekafül, modern dünyadaki sigorta uygulamasının İslam dünyasındaki karşılığı sayılabilir.
Paylaşılmış sorumluluk veya paylaşılmış garanti prensibine dayanmakta olup, klasik sigortacılıktaki belirsizlik kavramı bulunmamaktadır. Tekâfül, “dayanışma” anlamına gelmekte olup, Arapça kökenli bir kelime olan kefaletten türemiştir.
İslam dünyasında çeşitli ülkelerde, farklı yorumlarla uygulanmakla birlikte, aşağıdaki ilkelerde asgari müştereklik vardır:
* Kâr amacı gütmeyen sigortalıların bir araya geldiği kooperatif sigortacılığı.
* Sigorta şirketinin biriktirdiği fonların faiz dışı yatırım araçlarında değerlendirilmesi.
* Hasar ve sorumlulukların katılımcıların paylarına göre bölündüğü bir toplumsal sigorta havuzu modeli.
Tekafül, geleneksel sigortacılıktan farklı olarak ortak sigortacılığı baz aldığı için İslami kurallar dahilinde yapılabilmektedir. Genellikle tekafül sözleşmelerinde mudaraba veya vekalet usulleri uygulanmaktadır. Her iki şekilde de, katılımcılar ve şirketin kar paylaşımı esas alınmıştır. Örneğin mudaraba usulü sigortacılıkta, şirket de grup üyesi olup, yönetim ücreti almazken, vekalet usulünde şirket sisteme katılmayıp, yönetim ücreti almaktadır.
Üç tip tekafül türü vardır:
* Genel Tekafül (İslami Genel Sigorta),
* Aile Tekafül ( İslami Hayat Sigortası)
* Retekafül (İslami Reasürans) dür.
Tekafül tipi islami sigortada sigortalı yatırdığı primlerin nasıl değerlendirildiği ve nerelerde kullanıldığını bilmek ve sorgulanmak ister.
 
Tekafül sigorta sürecini şu şekilde özetleyebiliriz:
* Mal / varlığını sigorta ettirmek isteyen sigorta kurumuna gelip üye olurlar ve belli bir süre (yıllık, aylık) bedel öderler.
* Bu para onların namına kaydedilir, toplanan paraların belli bir miktarı hasarları ödemek için ayrılır, geri kalanı ile de yatırım ve ticaret yapılır.
* Yapılan yatırım ve ticarete de bütün üyeler ortaktır, bazen yapılan ticaretin geliri sigortalıların hasarlarını karşılamakta, üstü de fona gelir kaydedilmektedir.
* Gelir fazla olmaz ise hasarlar havuza toplanan paradan ödenir.
* Kurumun giderleri de yine fondan ve ticari, gelirden karşılanır.
Türkiye’de hükümetin son hazırlığı ve ekonomiden sorumlu bakanlarının açıklamaları ile tüm sigorta şirketlerimiz hazırlıklarına başladı. Umuyoruz çok yakında sadece pencere usülü ile değil islami hassasiyetleri önceleyen Tekafül sigorta şirketlerimiz olacak.
 
Sonraki yazılarımızda; İslami Finans enstrümanları ile bugün çok popüler olan Crowdfunding (Kitlesel Fonlama), Blockchain (Blok zinciri) ve CryptoCurrency ICO (Kripto Para halka arzları) benzerlikleri ve beraber nasıl çözülebileceği konusunda düşüncelerimi yazacağım.

İslami Finans ve Katılım Bankacılığı

Bu yazımda, sizleri İslam medeniyetinin altın çağına götürüp, bugünün gelişmiş ülkelerinin o gün ticaret yollarını kaptırdığı için İslam medeniyetini alt etmek için çıktığı keşifler, elde ettiği ganimet, değerli maden ve doğal kaynakları ülkelerine getirerek sermayeye daha sonrada bankacılık sistemine dönüşen sistemi nasıl oluşturduklarını aktaracağım.

XV. Yüzyıl – İslam Medeniyetinin Altın Çağı

15. yüzyılda altın çağını yaşayan İslam medeniyeti tüm ticaret yollarına hakim olmaya başladı, ticaret için tıkanan batı yeni arayışlara girdi. Keşifler çağında hayata geçiren batı, elde ettiği sermaye birikimini ise oluşturduğu yeni sistem (bankacılık) ile resmileştirdi.

15.yüzyılda rönesans İtalya’sının büyük kültürel erime potasında atılır. Her ne kadar Rönesans sanat, bilim, edebiyat ve felsefeyle ilişkilendirilse de, tüm bunların kamçılayıcısı para olmuştur: Zenginlik ve himayecilik, sanat ve mimaride meyve veren bir dönem başlatmıştır. Daha renksiz gelişmeler olaraksa para yatırılabilen ve belki daha da önemlisi borç alınabilen bankalar doğmuştur.Emperyalist bir şekilde elde ettikleri yeni kıtalarından kazandıkları kıymetli madenleri gemilerle banka hesaplarına aktaran batı sonraki dönemlerde sistemlerini geliştirdiler.

Yüzyıllar ilerledikçe, iç taht kavgaları, İslam ülkeleri arası meshep savaşları ve güç savaşları ile medeniyetini ileriye götüremedi, sonuç olarak ganimet ve vergi sarmalının içinde hapis oldu. İslam ülkeleri batılı bankaların kredi müşterileri haline geldiler. 20. yüzyıl ortalarına geldiğimizde, Müslüman nüfusun yoğun olduğu ülkelerde ortaya çıkan İslamî bankacılık modelleri bir bir hayata geçmeye başladı. İslam ilk ortaya çıktığı ve kitabımız Kur’an-ı Kerim dünyaya indiğinden bu yana faizsiz bir ekonomik modeli benimsemiş olmamız ve bir çok İslam alimi bu yönde eserler vermesine rağmen, yüzyıllar boyunca İslam alemi ve halkımızın benimseyeceği bir modeli ortaya koyamadık. Bence bu durumun temel nedeni; İslam ülkelerinin kazandığı savaşlardan elde ettiği ganimetler, topraklar, vergi gelirleri ve toplumun dinamikleri bir değişikliğe ve sistemini geliştirmeye gerek duymamış sonuç olarak tembelleşmiştir.

Yüzyılın başından itibaren başlayan ferdi modeller, organize ve çağdaş metotlarla ilk defa Suudi kralı Faysal döneminde hayata geçirilmiştir. Asya ve Afrika kalkınma bankalarının kuruluşuna paralel olarak Cidde’de kurulan (20 Ekim 1975) İslam Kalkınma Bankası’nın İslam ülkelerindeki kamusal projelere yaptığı malî katkılar çok önemli boyutlarda olmuştur.Geleneksel bankacılığın 400 yıldan fazla olan geçmişine bakıldığında, henüz 42 yıllık bir geçmişi olan İslamî Bankacılık endüstrisinin oldukça genç olduğu görülmektedir.

 

Katılım Bankacılığının dünyadaki yeri

Dünya’nın milli gelir hacmi $80 trilyon dolara koşuyor. Finans sektörünün hacmi de bu civardadır diyebiliriz. Zira milli gelir ve ticaretin toplamı ile sistemin finansmanını besleyen Finans sektörünün hacmi paraleldir.

Son beş yılda yıllık ortalama yüzde 17 (17%) büyüme kaydeden Küresel Faizsiz Bankacılık sistemi, önümüzdeki 5 yıllık dönem boyunca da aynı yüksek büyüme trendini istikrarlı olarak sürdürerek 2019 yılı itibariyle toplam varlıkların $2 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu da Faizsiz Bankacılık Sisteminin Dünya toplam Finans hacminin yaklaşık yüzde 2 (2%) civarına tekabül edeceğini söyleyebiliriz.

Ülkemizde ise, katılım bankalarının, genel bankacılık sektörü içindeki toplam varlık payı, son on yılda %2’den %5,2 düzeyine yükselmiştir. Türkiye’nin dışında ağırlıklı olarak özellikle Malezya ve Körfez ülkelerinden Katar, Kuveyt, Bahreyn ile İngiltere faizsiz bankacılıkta önemli bir yere sahiptir. Dünya genelinde Faizsiz Bankacılık Sistemi hacminin bir kısmı (pencere sistemi ile) İngiltere’ye aittir diyebiliriz.

Batılı devletler de körfez ve İslam coğrafyasındaki sermayeyi kendilerine yönlendirmek istedikleri için de “Pencere Sistemi” ile Faizsiz Bankacılık hizmeti sunuyorlar.

 

Geleneksel Bankacılığın faaliyet alanları

Bildiğiniz üzere geleneksel Bankacılık üç ana alanda faaliyet yapar:

1.Fon toplar,

2.Fon kullandırır,

3.Klasik Bankacılık hizmetlerini yapar.

Kısaca anlatmak gerekirse, geleneksel Banka Bankacılık lisansı ve mevzuatlar çerçevesinde tasarruf sahiplerinden fon toplar, toplanan fonları düzenleyici kurum ve merkez bankasının izin verdiği çarpanlar ile ihtiyaç sahiplerine kredi şeklinde kullandırarak ekonomiye enjekte eder.

Klasik Bankacılık hizmetleri olarak da; hesap yönetimi, ödeme ve tahsilat hizmetleri, BES, sigorta, iç ve dış ticarete aracılık eder, sanayi kuruluşlarına destek, iştirak eder, kiralık kasa, değerli maden, menkul kıymet, sertifika, borsa faaliyetlerine fiilen katılır, ülkenin kalkınmasını destekler ve yönlendirir.

 

Katılım Bankacılığının (Faizsiz Bankacılık) faaliyet alanları

İslami Finans dişlileri ticareti, reel sektörü ve ortaklığı destekler

Faizsiz Bankacılık Türkiye ‘deki adı ile Katılım Bankacılığı, 1. sıradaki fon toplama kısmında Klasik Bankacılıktan ayrılır, sabit bir getiri yani faiz sözünde bulunamaz. Klasik Bankacılık sisteminde borç anlaşması yapılır, bildiğiniz gibi Kur’an ve Sünnette borç verildikten sonra fazlalık yani ek gelir elde edilmesi, ismi ne olursa olsun ribadır, faizdir ve sonuç olarak haramdır.

1. Fon toplama örneği üzerinden gidelim:

Klasik Bankacılık sistemine mevduat olarak 100 bin TL borç verirseniz, banka borç anlaşması karşılığında size bugünkü faiz oranları ile yıl sonunda 115 bin TL verir. Katılım Bankacılığı sisteminde ise bu fon yıl boyunca çeşitli ticari faaliyetlerde çalıştırılır, proje ve işlere yatırılır, bu faaliyetler sonucunda ne kadar kar elde edilirse yüzde 80 (80%) gibi bir oran fon sahibine, kalan yüzde 20 (20%) oran ise Katılım Bankasına kalır. Katılım Bankacılığında borç değil ortaklık anlaşması yapılır. İslam Finans’ta buna “mudaraba” diyoruz. Yani emek sermaye ortaklığı yapılıyor. Elde edilen kazancı paylaşma şeklinde bir anlaşmadır.

2. Fon kullandırma örneği üzerinden gidelim:

  • * Klasik Bankacılık sisteminde fon kullanılmak istendiğinde, aynı şekilde borç anlaşması yapılır. Örneğin, Klasik Bankacılık sisteminde, mal/sermaye sıkıntısı yaşayan müşterisine banka topladığı fondan 100 bin TL veriyor ve geriye vadesine göre faizi ile beraber 125 bin TL alıyor. Tabi bu arada bir çok taşınır, taşınmaz teminatlar alıyor. Bu da yine İslam’a göre caiz değildir.
  • * Katılım Bankacılığında ise bir malı, aracı, makinayı veya binayı/ofisi işletme adına peşin alıp aynı şekilde işletmeye vadeli satış şeklinde satılabiliyor. İslam Finans’ta buna “murabaha” diyoruz.
  • * İslami Finans’ta önemli 3. model “müşaraka” ortaklık modeli olarak isimlendiriyoruz. Burada bir işletme veya firma sahibi bankaya, yada banka kuruma ortaklık teklif edebilir. Ortaklık anlaşmasına göre elde edilen kâr ve zarar yazılan şartlara göre bölüştürülür.
  • Katılım Bankalarının Klasik Bankacılıktan en önemli farkı fonu toplarken ve kullandırırken faize bulaşmamasıdır. İslami Finans’ın ana amacı reel piyasayı, ticareti ve mal / şirket sahipliğinin tabana yayılmasını desteklemektir.
  • Türkiye’de İslami Finans alanının gelişmesi ve İslam ülkeleri arasında bayraktarlığa hazırlanması için büyük bir vizyon, katma değeri yüksek fikir, hikaye ve projeler gerekiyor. Bu yönde güzel bir gelişme var; Kalkınma Bakanlığı ve Katılım Bankaları Birliği arasındaki oluşturulan vizyon ve projeler ile Katılım Bankacılığı 2025 yılında Türkiye tüm Bankacılık sistemi içindeki payını yüzde 15 (15%)’e çıkaracak.
  • Sonraki yazımda İslami Finans, Sukuk ve Katılım Bankacılığı enstrümanlarına biraz detaylı giriş yapacağız.
  • Bir sonraki yani bu konu hakkındaki 3. yazımda da; günümüzün en popüler konuları Crowdfunding (Kitlesel Fonlama), Blockchain (Block zinciri) ve Blockchain üzerinde çalışan CryptoCurrency (Kripto para) ile bunların yatırımcı ve halka açılması konusu olan ICO (Initial Coin Offering) ‘nun aslında İslami Finans ‘ın mevcut enstrümanları ve kuralları ile yapılabileceğine dair görüş ve naçizane önerilerimi aktaracağım.

 

Finansal Piyasalar

  • Makro ekonomi içinde konuya baktığımızda Finansal Sistemdeki Piyasalar, işlem gören ürünlerin vadesine (fon arz ve fon talep süresi) göre Para piyasaları ve Sermaye piyasaları olarak ikiye ayrılmaktadır.
  • Para piyasaları
  1. Para piyasalarında kısa (bir yıldan kısa) vadeli likidite açığı olanla fazlası olan karşılaşır. Likidite fazlası olan faiz talep eder, açığı olan faiz öder.
  2. Finansal risk düşük, likiditesi yüksektir.
  3. Örgütlü, kurumsal, profesyonel, kredibilitesi yüksek, ürün standardı olan bir piyasadır.
  4. Para piyasalarında müşteriler, bankalar aracılığıyla karşı karşıya gelirler. Döviz piyasalarına, alım satım, fonlar, repolar, mevduatlara bankalar aracılık eder. Bankalar müşterilerle, diğer Bankalarla, Finansal aracılar ve Brokerlarla, Merkez bankalarıyla ve Hazine ile çalışırlarken kar amacı ve kendi pozisyonlarını hedef alma gayesiyle hareket ederler.
  5. Bankalar para piyasası risklerine karşı hedging (koruma / sigorta) yöntemi uygular. Bunun için forward (ileri), futures (gelecek), opsiyon yöntemleri kullanırlar. Para piyasası fon transferleri ile piyasanın likidite sorununu çözer. En önemli aktörü olan bankalar topladıkları mevduat fonlarını işletmelere kredi olarak verir, hükümetlere hazine bonosu adıyla kısa vadeli borçlanma araçları satın alarak fon aktarırlar.

 

Para piyasaları Türk lirası ve Sermaye piyasası işlemlerini gerçekleştirir. Para piyasası da organize ve organize olmayan olarak ikiye ayrılır.

  1. Organize piyasalar Interbank, DIBS (Devlet iç borçlanma senetleri) piyasası, TCMB repo ve ters repo işlemleri piyasası, BIST tahvil ve bono piyasası, Borsa para piyasasıdır.
  2. Organize olmayan piyasalar Bankalar arası Serbest para piyasası, bankalar arası repo piyasası, bankalar arası tahvil ve bono Piyasası’dır.

 

Sermaye piyasaları 

  1. Orta ve uzun vadeli (bir yıldan uzun) fon arz ve talep edenlerin karşılaştığı piyasalardır. Bu işlem menkul kıymet adı verilen mali araçlar yoluyla yapılır.
  2. Sermaye piyasaları, fon sahibi kişilerin yani yatırımcıların birikimlerini, belli bir getiri beklentisi ile yatırım araçlarında değerlendirdiği piyasadır. Fon ihtiyacı olan kişiler ise, sermaye piyasasının kullanarak, ihraç ettikleri hisse senedi veya borçlanma senetleri aracılığıyla finansman sağlarlar.
  3. Ayrıca risk yönetimi yapmak isteyen bazı sektör mensubu yatırımcılar da, Sermaye piyasalarında türev araçları kullanarak, hedge, arbitraj gibi yöntemlerle risklerini minimize edebilirler.
  4. Risk yönetiminin yanı sıra, Sermaye piyasası küçük tutarlarda tek başına ekonomiye yararlı olamayan  birikimlerin de borçlanma ve hisse senedi gibi menkul kıymetlere yatırılarak, yatırıma dönüşmesini sağlayan ve böylece ekonomiye hareketlilik getiren bir piyasadır.
  5. Sermaye piyasaları finansal varlığın ihraç durumuna göre ikiye ayrılır;
    1. Birincil Piyasalar: Tasarruf sahiplerinin tahvil ve hisse senedi gibi menkul kıymetleri direkt ihraç eden kuruluşlardan ya da bunlara ihraçta aracılık eden kurumlardan alabildikleri piyasalardır. ‘Halka arz’ bir birincil piyasa örneğidir. Halka arz olan şirket, finansman sağlamak amacıyla, hisse senedi veya tahvil ihraç eder ve tasarruf sahipleri de bu hisse senetlerine yatırım yaparak tasarruflarını değerlendirir.
    2. İkincil Piyasalar: Daha önce birincil piyasalarda satılmış, yatırımcıların portföylerinde bulunan finansal varlıkların alınıp satıldığı piyasalardır. Finansal varlık ve menkul kıymetlerin (hisse senedi, pay senedi, vadeli işlem sözleşmeleri, varantlar, opsiyonlar vb.) aracı kurumlar vasıtasıyla alınıp satılmasının sağlandığı piyasadır. Direkt yatırımcılar ve varlık ihraç edenler alım satım yapamaz. İkincil piyasa için en organize örnek ‘Menkul Kıymet Borsası’dır.

 

Sermaye piyasası araçları ve kurumları

SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) sermaye piyasasında bulunacak kurumlara lisans veren, kontrol eden, düzenleyen ve denetleyen kurumdur.

SPK’nın temel görevi piyasanın, kurallarını belirlemek, adil ve etkin çalışmasını sağlamak, ilgili kurumların belli kurallar çerçevesinde faaliyet göstermesini sağlamak ve yatırımcıların haklarını korumaktır. Sisteme ve kurallara uymayan kurumları oyundan çıkartma, cezalandırma ve hatta lisanslarını iptal etme yetkisine sahiptir.

 

Sermaye Piyasası Araçları

Tasarruf sahipleri şu araçlara yatırım yapabilirler;

  1. Devlet tahvili
  2. Özel sektör bonoları
  3. Özel sektör tahvili
  4. Pay (hisse) senedi
  5. Borsa yatırım fonu
  6. Kira sertifikaları
  7. VDMK (Varlığa dayalı menkul kıymetler)
  8. Varlık ipotekli / teminatlı menkul kıymetler
  9. Vadeli işlem sözleşmeleri
  10. Opsiyon sözleşmeleri

 

Sermaye piyasası kurumları

  1. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı
  2. TCMB
  3. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)
  4. Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK)
  5. Takas Ve Saklama Bankası (Takas bank)
  6. BIST (Borsa İstanbul)
  7. Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşlar Birliği (TSPAKB)
  8. Aracı Kurum ve Bankalar (Yatırım Kuruluşları)
  9. Derecelendirme Şirketleri
  10. Portföy Yönetim Şirketleri
  11. Halka Açık Şirketler

Finansal Sistem

Macro ekonomide Finansal sistemi oluşturan 3 unsur vardır.

Finansal sistem, tasarruf sahipleri ile fon ihtiyacı olan taraflar arasındaki fon alış verişini sağlayan kurumlar, finansman araçları, finans kurumları, bu kurumları düzenleyen ve denetleyen kurullardan oluşan yapıdır.

Finansal sistemin başlıca görevi, piyasadaki mevcut tasarrufların en verimli yatırım alanlarına yönelmesini sağlamak ve fon alış verişi sırasında doğabilecek riskleri önlemek ve yönetmektir.

Finansal sistemi oluşturan unsurlar; Bankacılık, Sigortacılık ve Sermaye piyasaları.

Finansal sistemin bir parçası olan Finansal piyasalar, tasarruf fazlası olan arz sahipleri ile borç talep edenler arasındaki fon transferinin yardımcı kuruluşlar vasıtasıyla sağlandığı piyasalardır.

Finansal piyasalar menkul kıymetlerin arz ve talep süreleri, örgütlenme durumuna, varlığın ihraç durumuna, ödeme tipine, finansal varlıkların türüne göre değişime uğrar. Piyasalar açısından genel piyasalar (birden çok emtianın işlem gördüğü) ve özel piyasalar (yalnızca bir emtianın işlem gördüğü) bulunmaktadır.

Finansal piyasalar, firmaların tasarrufları iş ve proje yatırımlarını karşılamadığı durumda, finansman sağlamak istemesi ile ortaya çıkmaktadır. Finansal piyasalarda fon, arz ve talep edenleri yardımcı kuruluşlar bir araya getirir ve fonların el değiştirmesini sağlarlar.

Fonların el değiştirmesi dolaylı ve doğrudan finansman olmak üzere iki şekilde gerçekleşmektedir. Dolaylı finansmanda finansal kurumlar arz edilen fonlarla talepleri karşılarlar ve arz ile talep edenler arasında bir bağlantı bulunmaz. Doğrudan finansman ile fon aktarımı durumunda ise fon arz edenler fonların kime verileceğini tercih eder ve bilirler, fon transferinde bir finansal kurum aracılık görevi yapmaktadır. Bu finansal kurum tasarrufları kendi hesabına kabul ederek, karşılığında belli bir getiri vaat etmektedir (hisse senetleri, tahviller ve finansman bonoları)

Finansal piyasaların diğer bir önemli unsuru ise, fon arzı ile fon talebi edenler ve aracı kurumlardan oluşan bu sistemde çalışacak aracıların lisanslarını veren, kontrolü, düzenlemesi ve denetlemesi yapan kurum SPK (Sermaye Piyasası Kurulu – www.spk.gov.tr).

SPK yanında Finansal piyasaların sağlıklı işleyişini sağlayan diğer unsurlar; aracı kuruluşlar, borsalar, takas yapma ve saklama kurumları, doğru ve anlık bilgi için bağımsız denetim kurumları, derecelendirme kurumları ve yatırımcının sisteme katılımı ve takibini kolaylaştıran ekonomi basını ve çevrimiçi bilgi servisleridir.

Dünyada yapılan Fintech yatırımları ve önerilerim

Yazı dizimizin 1. makalesi “Finans sektörünün dijital ve mobil transformasyonu” için tıklayın!

Yazı dizimizin 2. makalesi “Fintech (Finans Teknolojileri) Dünyası ve yeni girişimler” için tıklayın!

2014 yılında tüm dünyada takip edilen ve önemli yatırımlar alan Fintech girişimleri ve yatırımcılarını kategori bazında toparlamışlar. Bu kategoriler üzerinde ciddi miktar da kafa yoruyoruz. Bazı dikeylerde önemli servisler modelledik, tamamen mobilden başlattığımız 2 tanesini (uygulamalarda 100K aktif kullanıcıyı bulduk) yakında iş modeli, sürdürülebilir kullanım ve gelir modeli ile yatırımcıların önüne çıkarmaya hazırlanıyoruz.

Sizlere de naçizane bu dikeyleri, yatırım alan girişimleri incelemenizi ve öncelikle Türkiye ‘ye uyarlanabilecekler üzerinde kafa yormanızı öneririm.

Top50 Fintech Yatırımları

Top50 Fintech Yatırımları

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bunlara Türkiye ‘den örnekleri de ekliyelim;
  • * Pozitron ‘a Monitise $100 milyon yatırım yaptı
  • * Mikro-Ödeme / 3Pay firmasına WireCard €26 milyon euro yatırım yaptı
  • * PaybyMe uzak doğulu bir fon $35 milyon yatırım yaptı
  • * iyzco ‘ya ilk SpeedInvest ve Beenos Asia ‘den sonra son dönemde 212 Capital ve Pahicle Invest tarafından 2,9 milyon TL ‘lik yatırım yapıldı.
  • * Paraşüt ‘e Revo Capital (1,5 milyon TL yatırım) ‘den sonra Ribbit Capital ‘den yatırım geldi. Ribbit Capital ‘den alınan yatırım çok manidar ve başarılı, zira yukarıda dünya genelinde yapılan Fintech yatırımlarının çoğuna da yatırım yapmış durumda. Yatırım yaptığı 3 endüstrinin başında finans ve ödeme alanı geliyor.
  • * Son olarak takip edebildiğim kadarı ile Mobil cüzdan uygulaması Moka, Keiretsu Forum İstanbul’dan 3,5 milyon TL yatırım aldı.
2014 Ağustos ‘da Resmi Gazete de yayınlanan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının da desteklediği İstanbul Sarıyer’de Finans Teknopark Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulacak. Vergi muafiyetleri (4691 sayılı kanun kapsamında) de verilecek olan tematik teknopark Finans Teknolojileri alanında bir devrim niteliğinde. Heyecanla gelişmeleri takip ediyoruz.

 

Yeni dönemde yatırım alacak alanlar

 

Yeni Finans teknoloji şirketleri hedef büyütüyor
Bankaların güçlü olduğu ödeme, emlak / mortgage kredileri, tüketici kredileri, mevduatlar, günlük hesap ve kredi kartı komisyon gelirleri giderek riske giriyor. Kamu, TCMB ve özellikle de BDDK ‘nın yeni düzenlemeleri ve verilecek lisanslar ile yeni Fintech şirketleri Bankaların farklı kategorilerde pastalarına ortak olmaya geliyor.

 

Accenture ‘ın dünya çapında yaptığı analizleri BackBase ile ortak yaptıkları “Distruptive Banking Trends for 2015” Webinar etkinilğinde dinlemiştim.
Analizlere göre 2020 yılında bankaların gelirlerinin 32% ‘si risk altında; yeni Fintech girişimleri, Perakende, Telekom ve müşteriyi elinde diğer markalar farklı alanlarda bu gelirlere ortak olmaya başladı. Bankaların gelirlerinin risk altında olduğu kategoriler;

 

  • * Ödeme (Payment) Kategorisi : Bankaların Ödemeler konusundaki gelirlerinin 25% ‘i artık risk altında, riske giren gelir toplam perakende bankacılığı gelirlerinin 4,1% ‘ine tekabül ediyor. Ödeme hizmeti maliyetlerini minimuma indirerek piyasaya giren alternatif ödeme kuruluşları, cihaz üreticileri, telekom şirketleri ve omni-channel servis şirketleri Ödeme pastasından önemli oran da pay almaya başladı. Starbucks, Tesco, Square ve Paypal ‘ı uluslararası büyük örnekler olarak sayabiliriz.
  • * Mortgage (Uzun vadeli ev kredileri) : Bankaların Mortgage konusundaki gelirlerinin 8% ‘i artık risk altında, riske giren gelir toplam perakende bankacılığı gelirlerinin 2,3% ‘üne tekabül ediyor. Doğrudan ve birebir mortgage sağlayıcı ile varlık sahiplerinin pazarlıkları ile bankaların bu alanda ki gelirleri de düşüyor. Bu alanda öne çıkan örnekler Crowd Mortgage ve Family Mortgage.
 
  • * Tüketici Kredisi : Bankaların Tüketici kredileri konusundaki gelirlerinin 17% ‘si artık risk altında, riske giren gelir toplam perakende bankacılığı gelirlerinin 2,6% ‘sına tekabül ediyor. Alternatif tüketici finansman kurumlarının agresif rekabeti nedeniyle NPL ve risk fiyatlamasının gelişmesi ile bu alanda bankaların gelirleri düşecek. Zopa ve Fidor Bank bu konuda başarılı örnekler olabilir.
  • * Varlık Yönetimi / Bankasürans : Bankaların Varlık yönetimi konusundaki gelirlerinin 79% ‘u artık risk altında, riske giren gelir toplam perakende bankacılığı gelirlerinin 3,4% ‘üne tekabül ediyor. Varlık yönetim şirketlerinin fiyat kırması ve fiyat karşılaştırma portallarının doğrudan rekabeti ile bankalar bu alana da gelirlerini kaybediyorlar. Uluslararası alanda öne çıkan Charles Schwab gibi Türkiye ‘de Sigorta şirketleri, Menkul değerler ve Varlık yönetim şirketleri bu alanda önemli değerler yaratıyor.
  • * Mevduat / Teminat / Para Yatırmak : Dijital bankacılık, alternatif mevduat ürünleri, doğrudan para piyasası ve hesap yönetim uygulamaları pazar payı almaya ve kar marjlarını  çalmaya devam ediyor. Uluslararası en önemli örnekler olarak Mint ve BBVA tarafından satın alınan Dijital Bankacılığın öncü markası Simple ‘ı sayabiliriz.
  • * Günlük / Cari Hesap : Düşük masraflı ön ödemeli, kontürlü ve mobil ödeme hesapları bankaları bu alanda çok zorluyor ve daha fazla pay alacakları görülüyor. Bu alanda ki önemli oyuncular Bluebird ve Moven sayılabilir
  • * Kredi Kartı Gelirleri : Kredi kartı dışında ki yeni kredi kaynakları elektronik ticaret ve çevrimiçi ödemelerde pay alıyorlar. Bu konu Wonga ve Lending Club dünya örnekleri olarak sayılabilir. Türkiye ‘de Perakende (beyaz eşya, mobilya, ısıtma ürünleri, elektronik cihazlar) de ürün ile beraber anında verilen tüketici kredileri bu alanda sayılabilir.
Türkiye ‘de kısır bir döngüde girişimleri öne çıkarıp yatırımcının önüne koyan organizasyonlara naçizane tavsiyem internet servisleri ve E-ticaret ‘den kafayı kaldırıp Finansal Teknolojilere ve Servislere ağırlık vermeleri. Dünyada bu yönde ciddi gelişmeler ve girişimler var. Burada bir öneride Bankacılık sektörü ve Yatırım/Değer yönetim şirketlerine; yeni Fintech girişimlerini yakından takip edip topraktan / müteahhitten girmenizi öneririm.

 

Öneriler için bizi takip etmeye devam edin, kalın sağlıcakla
Saygılarımla,
Onur Baran Çağlar
@obcag00
tr.linkedin.com/in/obcag/en

Fintech (Finans Teknolojileri) Dünyası ve yeni girişimler

Yazı dizisinin ilki olan “Finans sektörünün dijital ve mobil transformasyonu” ulaşmak için tıklayın!

 

Fintech girişimlerine ekonomin temel eşitliği üzerinden bakalım;
Gelir = Harcamalar + Tasarruflar (Yatırımlar)
Tüketici gözüyle eşitlik hakkında kısa açıklamalar;
  • * Kazancınız / geliriniz yaptığınız harcamalar ve yatırımlarınızın toplamına eşit oluyor.
  • * Tasarruf aynı zamanda tüketicinin yaptığı yatırımları ifade etmektedir
  • * Harcamalar gelirden fazla ise tasarruflar negatif olacaktır. Bunun anlamı harcama ve yatırımlarınızı karşılamak için borç ve kredi alacağınız anlamına geliyor.
  • * Harcamaları tetikleyecek ve kolaylaştıracak uygulamalar fazlasıyla var
  • * Tasarruf konusunda uygulama eksiği çok, mevcut durumda yatırım şirketleri ve finans kurumları servis ve uygulamlar da başı çekiyor.
Dünyadaki gelişmiş ve ekonomi açısından öncü ülkelere göre Türkiye ‘nin en büyük eksiği kişi ve aile başına düşen tasarruf oranlarımız olduğu raporlarda gözüküyor.
Bizim bu konuda ki temel problemimizi sanırım Warren Buffet ‘ın tasarruf hakkındaki görüşü net olarak göstermektedir.  Warren Buffet ‘a göre tasarruf harcamalardan kalan ile yapılan bir yatırım değildir, aslında önce yatırım yapacağınız miktarı belirler ve tasarrufunuzu ayırırsınız, kalanı harcarsınız. Biz sanırım tam tersini yapıyoruz, yani harcıyoruz kalan bir şey olursa tasarruf ve yatırım yapmaya çalışıyoruz.
Tüketici açısından “kazanç” olarak gözüken eşitlik, finans kurumları açısından “Tüketici Finansmanı” olarak isimlendirilmektedir. “Tüketici Finansmanı” alanını ve eşitliğin sağ tarafını kategorilerine göre ayıralım, bu kategorilerde oluşan fintech girişimleri ve markalarını kısaca tanıtmak isterim.
Consumer Fintech Industry

Consumer Fintech Industry

Resim: Tüketici Finans Teknoloji ve Servisleri Endüstrisi

 

Temel ekonominin eşitliği yani Tüketici Finansmanına iki (2) ana koldan bakacağız.

 

1. Tüketim ve Harcama
Tüketiciler iki ana neden/durumdan ötürü harcama yaparlar:
* Satın almalar ve fatura ödemeleri,
* Arkadaşlarınıza ve ailenize para göndermek
Aşağıdaki 3 ana tüketim alanında yeni Finans Teknoloji girişimlerinin ses getireceğini düşünüyorum;

 

  • * Arkadaş / aileye para gönderme
     Teknolojik gelişmeler bu alandaki aksiyonları daha kolay, ucuz ve hızlı yapabilmeyi sağlıyor. Örnek olarak şu markaları incelemenizi öneriyorum: square.com/cash , venmo.com , transferwise.com , coinbase.com , google.com/wallet/send-money/, WU.com, MoneyGram.com, Skrill.com, paypal.com

 

  • * Günlük harcamalar ve fatura ödemeleri
     Mevcut ürün ve hizmet sağlayıcılar ile fatura üreten kurumlar dışında bu alana iştah kabartan Telekom Operatörleri, Bankalar, Perakende ve Cihaz üreticileri var. Burada gelişen cihaz ve iletişim teknolojileri kullanımı kolaylaştırıyor, kullanıcıyı bir çok sıkıntıdan kurtararak tüm cüzdanını ve finansal hesaplarını cebindeki telefona kadar indiriyor. Örnek olarak apple.com/apple-pay/ , google.com/wallet , squareup.com/order , paypal.com , mint.com inceleyebilirsiniz.

 

  • * Bütçe yönetimi
     Bugüne kadar sadece kurumlar, KOBI ve profesyoneller tarafından yapılan bütçe yönetimi artık esnaf ve bireylere kadar iniyor. Herkes ay içinde yaptığı harcamaların kategorik dağılımını ay sonunda veya günlük ayırdığı parasının durumunu takip etmek istiyor. Bu sayede sonraki aylar için daha iyi karar vermek ve ayağını yorganına göre uzatmak istiyor. Bu alanda teknolojik gelişimlerin yanında hükümetlerin tasarruf politikaları ile paralel finansal ve bankacılık sistemlerinin şeffaflığa doğru evrilen mevzuatları belirleyici oluyor. Bankaların dışında önemli girişimler de bu alan da yer almaya başladı, bu konuda en iyi örnek 2006 yılından bu güne kadar herkesin model aldığı mint.comlevelmoney.com ve billguard.com var.

 

2. Tasarruf ve Yatırım
Yatırım 2 alana ayrılabilir, tasarruf ederek (yatırım yapmak da bir tasarruftur) veya borç alarak da yatırım yapabilirsiniz.

* Yatırım yapmak
Yeni Teknolojiler ve içerik servisleri şeffaf ve rekabetçi yatırım bilgisine ulaşmamızı kolaylaştırır. Aynı zamanda rekabetçi araçlar ile daha uygun maliyetler ile yatırım yapabiliriz. Bu konudaki incelenebilecek örnekler: openfolio.com , stocktwits.com , angel.co , robinhood.com , betterment.com , wealthfront.com , personalcapital.com , nutmeg.com , acorns.com sayılabilir

* Borç alma
Yatırım da olduğu gibi teknoloji borç alma da hem bilgiye hızlı ve kolay ulaşım anlamında, hem de ucuz alternatif borç alma araçlarını bulmamıza yardım ediyor.
Türkiye ‘de de kamu ve bankalar bu alan da açılımlar yapıyor en güncel ve güzel örnek Kredi Kayıt Bürosunun açtığı Findeks.com u gösterebiliriz.
Dünyadan güzel örnekler de creditkarma.com , creditsesame.com , lendingclub.com , prosper.com , zopa.com , affirm.com , kickstarter.com

 

Sonuç olarak şunları belirterek bitirebilirim, bankalar ve finans dikeylerindeki kurumsal yapılar bu alanların hepsine yoğunlaşamıyor. Hepsini yapıyorum diyenleride kullanıcı ve müşterileri anlamıyor yada kavramlar arasında kayboluyor. Yukarıda saydığımız gibi bu alanların hepsini birden yapmaya çalışan girişimlerde başarılı olamıyor.
Dolayısı ile her alan kendi içinde uzmanlık, yoğunlaşma ve dinamizmi gerektiriyor. Bilgi, deneyim ve ulaşabileceğiniz çevrenize (network) göre bir alana yoğunlaşın. İlgili alanda hem müşteri deneyimini, kolay erişim ve kullanımını önde tutarak derinleşmek çok daha mantıklı.

Bence 4 alanda girişimlere hala ihtiyaç var;
* Bireye seslenen kişisel tüketici finansmanı (harcama, kredi ve yatırım) alanına yönelik karşılaştırma ve bilgiye erişim alanı
* Son kullanıcıların borç alması, yatırım yapması ve para transferi alanında daha uyun maliyetler ile erişimi sağlayan uygulama ve servisler
* Son kullanıcı ve küçük esnafın hesap ve bütçe yönetimi, düzenli ödeme ve tahsilatları ile muhasebesini yönetmesini kolaylaştıracak servis ve uygulamalara ihtiyacı var
* Son kullanıcıların paraya ulaşım, satın alma, harcama ve fatura ödeme gibi alanlarda günlük sıkıntılarını çözecek alanlara yoğunlaşan özellikle mobil servis ve uygulamalara ihtiyaç var.

Sonraki yazımda Dünya ‘da son yapılan Fintech yatırımları, kategorileri ve Türkiye ‘deki son durumu aktarmaya çalışacağım.

Yazı dizimin son yazısı “Dünyada yapılan Fintech yatırımları ve önerilerim” için tıklayın!

Kalın sağlıcakla,
Onur Baran Çağlar
@obcag00

Finans sektörünün dijital ve mobil transformasyonu

Biliyorsunuz bir süredir Bankaların 2.0 ‘dan 3.0 ‘a Dijital den İlişkisel Bankacılığa dönüşümünü yazıyoruz oluşacak modelleri çiziyoruz.
Finans sektöründeki etkinlikler, çevrimiçi konferanslar, araştırma raporları, yeni çıkan makale ve gelişmeleri yakından takip ediyorum. Bir çoğunu kendi bakış açım ve çerçevemden değerlendirerek derleyip sizlere aktarmaya çalışıyorum.
Bu yazım ve devamında gelecek yazılarım ile sizlere Finans sektörünün hantal ve ağır yapılardan kurtulmaya çalıştığını, kendi çabaları ile dijital ve ilişki bankacılığına dönüşmeye başladığını göstermeye çalışacağım. Teknolojinin çok hızlı gelişimi ve girişimciliğin kolaylaştığı bir dünyada artık Finans sektörünü eski yüksek karlılık günlerinin geride kalacağını anlatmaya ve çakraları yakmaya çalışacağım.

 

Bankalar dijital müşteri angajman modeline geçiyor. Bankalardaki radikal dönüşümü şu şekilde özetleyebiliriz;
  • Kağıt -> Dijital kanallara
  • Plastik Kart -> Dijital Kimlik
  • Sunucu -> İstemci

Deneyimler geleneksel şubeden mobile geçişi gösteriyor

Geleneksel şubeden Mobil şubeye

Geleneksel şubeden Mobil şubeye

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Finans Dünyası Dijital ve Perakende ile yakınsıyor

Finans Dünyası Dijital ve Perakende ile yakınsıyor

Finans Dünyası Dijital ve Perakende ile yakınsıyor

 

 

 

 

 

 

 

Finans sektörünün Dijital ve Mobil Transformasyonu için 4 anahtar nokta

1. Müşterilerinizin deneyimlerini gözden geçirmeli ve gerekiyorsa yeniden yazmalısınız
     * Yalın, kolay adımlı ve pürüzsüz olmalı
     * Tüm kanallarda hızlıca ürün, hizmet ve desteğe ulaşabilmeli
2. Çoklu-kanal ürün ve hizmete ulaşım ve kullanımı sağlamalısınız
     * Burada size kullanıcı kanaldan kanala geçerken kullanıcı bilgileri, uygulama ve seans bilgilerini taşıyabilecek sistemleriniz olmalı
     * Tüm kanalların uyum içerisinde çalışması ve kullanıcıya pürüzsüz hizmet sunmak için kullanıcıyı tanıyacak sistemlere, orkestra yöneticisine, bağlam ve içeriği kişiselleştirecek yapılara ihtiyacınız var.
     * Müşteriyi tanımak ve ilişkiyi derinleştirmek için CRM, ürün ve servis sistemleri, detaylı kullanıcı hareketleri ve aksiyonları takip etmek için de analitik sistemlerine ihtiyacınız var
3. Dijital ve Mobil Stratejilerinizi yeniden oluşturun ve konuya hakim olun, kimseye emanet etmeyin
     * Ürün ve hizmetlerimizde 3 ana paydaş var, iş geliştirme ve yönetim tarafı, bilgi işlem ve müşteri. Dijital kanallarda müşteriyi UX (müşteri deneyimi) ekipleri temsil ediyor olacak.
     * Lean-startup model ve prensiplerini düstur edinebilirsiniz. Aşağıdaki adımları bir daire gibi düşünün, sonu olmayan bir döngü bu, bir adım çıktı iken, diğer bir adımın girdisi olabilir.
          * Fikirler ortaya çıktığı zaman, prototipleri modelleyebilir sonrada geliştirebilirsiniz buna PoC (Proof of concept) veya MVP (Minimum Viable Product) diyebiliriz.
          * Ortaya çıkan ürün ve servisin basit halinin son kullanıcı / müşteri ile teması ve müşteri tepkilerini ölçmelisiniz. Ortaya çıkan verinin KPI / Metriklere göre analizi önemli
          * Kullanıcı davranış, tepkileri ve taleplerinin analizine göre yeni fikirler, mevcut dizayn, ürün ve servislerin güncellenmesi, yeni özelliklerin eklenmesi ile yukarıdaki adımları tekrarlamanız gerekiyor.
Lean-Start-up-Prensibi

Lean-Start-up-Prensibi

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4. Size ve müşterilerinize ilham verecek hedef ve nihai amaçları belirleyin, aksiyonlarınızı bu hedeflere yöneltin
     * Bu işi yapmak ve ulaşmak istediğiniz ana hedef, vizyon veya mottoyu deklare etmeniz gerekiyor.
     * Büyük markaların bir mantraları vardır, üç-beş kelimeden oluşan markanızın kalbini ve aklını tanımlar. Marka konumlandırmasının özüyle de tutarlıdır. Temel marka vaadi ve marka özüne benzer, amacı tüm iç ve dış çalışanların markanın tüketiciler nezdinde neyi temsil ettiğini anlamalarını sağlamaktır. Böylece çalışanlar davranışlarını buna göre ayarlar ve mantra onlara her zaman yol gösterir.
     * Nike ‘ın mantrası Atletik Performanstır. Disney ‘in mantrası da eğlenceli aile gösterisidir

 

Sonraki yazımda; bankaların transatlantik olması, hem dönüşümlerinin uzun sürmesi, hem de küçük dikeylere ve kullanıcı ihtiyaçlarına ve deneyimlerine eğilememeleri nedeniyle ortaya çıkan ve giderekte artacak Fintech (Finans Teknolojileri) oyuncularından bahsedeceğim.
Sonraki “Fintech (Finans Teknolojileri) Dünyası ve yeni girişimler” yazım için tıklayın!

Orkestra şefi Bankalar hayatın her alanında

Bankalar mevcut yetkinlik, iş modelleri, ürün ve hizmetlerini geliştirmek ve kabuklarını kırmak durumundalar.

Bankalarımız 5411 sayılı kanun ve ciddi miktarda ödedikleri lisans bedelleri ile elde ettikleri kazanımları ve oyun alanını koruma yani defans modunda kalarak uzun vadede kazanamayacaklar. Türkiye genç, dinamik ve büyüyen nüfusu, şehirleşmenin hızla artışı, istikrarlı bir yönetim ve ciddi ekonomik büyüme ile dünyadaki gelişmiş, gelişmekte olan ve komşu ülkelerin radarında. Her geçen gün bankacılık lisansı başvurusunda bulunan, mevcut lisansını genişletmeye çalışan ve/veya TMSF ‘deki bankaları alan büyük sermayeler var.

World wide Banking

World wide Banking

Aynı zamanda Türkiye ‘deki sektörler yakınsamaya ve birbirlerinin alanlarına girmeye başladı, örneğin Finans, Perakende, İletişim (Telekom & Internet), E-ticaret, Pazarlama, Reklam sektörleri aynı kanuni düzenlemeleri izliyor, katkıda bulunuyor ve iş modelini bu yasalara göre güncelliyor:
* 3100 ÖKC (Ödeme Kayıt Cihazı) kanunu,
* 6563 Elektronik Ticaret,
* 5809 Elektronik Haberleşme Kanunu,
* 5651 Internet Kanunu,
* 6493 sayılı yeni Ödeme Sistemleri kanunu,
* Henüz kanunlaşmayan “Kişisel verilerin korunması” kanunu yolda geliyor

Saydığımız gelişmeleri göz önüne alan ve hızlı olabilen bankalar “ödeme sistemleri” yazılarımda değindiğim gibi “vujade” yaklaşımını göz önüne alarak farklı sektörler de bilgi ve deneyim edinmiş, hatta girişimcilik, iş kurma ve yönetme deneyimi olanları işe alıyorlar. Aynı şekilde özellikle perakende ve iletişim sektörlerine iş yapan içerik, servis ve uygulamalar sağlayıcıları ve ajansları ile çalışmaya başladılar.

Size görüşlerimi özetleyen bankaların yeni oyun alanları ve oluşacak ekosistemin paydaşlarını da içeren güzel bir grafik çizdim.

Orkestra Sefi Bankalar

Orkestra Sefi Bankalar

 

 

 

Bankalar yukarıdaki çizimde gördüğünüz 4 ana rol ile yeni dönemde müşterilerin hayat döngüsü içindeki tüm ihtiyaçları karşılayabilecek.

Bankacılığın genişleyen rolleri

1. Mali Yardımcı

  • * Banka yetenekleri
    • – Lisans ile gelen rol ve sorumluluklar
    • – Yatırım enstrümanları
    • – Ödeme araçları (şube, ATM, POS, kart, dijital, mobil, vb.)
  • * Müşteri ihtiyacı
    • – Finansal servisler
    • – Yatırım desteği
    • – Ödeme alternatifleri
  • * Ekosistem paydaşları
    • – Yatırım araç ve kurumları (kamu, banka, borsa, menkul değer, vb.)
    • – Kredi araçları ve kurumları
    • – Sigorta dikey ürün sağlayıcıları
    • – Alternatif ödeme araçları ve şirketleri (fatura, para transferi, e-para, cüzdan, vb.)

2. Tüketim Danışmanı

  • * Banka yetenekleri
    • – Müşteriyi ve harcamalarını çok iyi biliyor
    • – Analitik araç ve algoritmaları var
    • – Hedefli ve kişisel tavsiyeler yapabiliyor
  • * Müşteri ihtiyacı
    • – Alışveriş önerileri
    • – Alternatif karşılaştırmaları
    • – Marka kampanyaları ve indirimleri
  • * Ekosistem paydaşları
    • – Günlük tüketim (yiyecek, içecek, giyim, temizlik & bakım, yakıt, vb.) markaları
    • – Ev ihtiyaçları (mobilya, güvenlik, tamir, temizlik, su, elektrik, yakıt, emlak, evcil hayvan, vb.) sağlayan markalar
    • – İletişim ihtiyaçları (PC, telefon, internet, TV, ses ve mesaj, vb.) sağlayıcılar
    • – Ulaşım ihtiyaçları (araç, tamir, ulaşım, geçiş, park, yedek parça ve aksesuar, vb.) kurumları

3. Katma Değer Toplayıcı

  • * Banka yetenekleri
    • – Müşteri demografi ve davranışları
    • – Sosyal ilişkileri ve ağları
    • – Interaktif ve Pazarlama servislerine verilen tepkiler
  • * Müşteri ihtiyacı
    • – Bilgi ve eğitim
    • – Alternatif içerik ve servisler
    • – Markalar ve indirimleri
  • * Ekosistem paydaşları
    • – Bilgi (Haber, spor, ekonomi, magazin, vb.) içerik ve servis sağlayıcılar
    • – Eğitim (okul, destekleyici, bireysel, dersane, vb.) içerik ve servis sağlayıcılar
    • – İnteraktif & Eğlence (anket, oylama, quiz, yarışma, oyun, vb.) servis ve uygulama sağlayıcılar
    • – Pazarlama (mobil ve dijital pazarlama, tanıtım, reklam, vb.) ajans ve firmaları

4. Erişim Kolaylaştırıcı

  • * Banka yetenekleri
    • – Ürün ve hizmetlere erişim tercihleri
    • – Deneyimleri dolaylı olarak bilir
    • – Kart ve sanal cüzdanlar ile kimlik fonksiyonu
  • * Müşteri ihtiyacı
    • – Bilet ve voucher
    • – Asistanlık hizmeti
    • – Destek hizmetlerine giriş
  • * Ekosistem paydaşları
    • – Sağlık hizmeti sağlayıcıları
    • – Güvenlik hizmeti sağlayıcıları
    • – Seyahat ve Turizm markaları
    • – Etkinlik (spor, eğlence, konser, konferans, eğitim, vb.)

Ekosistem paydaşlarına faydaları

Omni-channel Banking

Omni-channel Banking

1. Müşterilere faydaları

  • * Kişisel profil, demografik ve lokasyon bilgileri, geçmiş hareket, davranış ve tüketim alışkanlıkları ile en uygun içerik, ürün, hizmetleri en iyi fiyata alabilme
  • * Alışveriş süreçlerinin gerçekleşmesi, iş ortağı marka ve sağlayıcılara “tek tıkla” güvenli, doğru & onaylı kimlikli erişim
  • * Sadakatin ödüllendirilmesi ve Asistanlık hizmetleri

2. Bankalara faydaları

  • * Müşteri veritabanın büyümesi,
  • * Sağlanan faydalar, öneriler, içerik, servis ve ürün sağlayıcılara erişim ile sadakat artışı
  • * Ekosistem marka iş ortakları ürün, hizmetleri, katma değerli içerik ve servisler ile gelir artışı
  • * Bireysel ürün ve hizmetlerin SME ve uzun kuyruk kurumlara da sağlanarak hem sadakat hem de gelir artışı

3. İş ortaklarına faydaları

  • * Finans sektöründen harcama yapabilen müşteri kazanımı
  • * Mağazalarına dijital ve mobil üzerinden tetiklenen yeni ziyaretçi ve müşteri trafiği
  • * Müşteriler hakkında daha derinlemesine bilgi ve analizler ile hedefleme

 

Bankalar hızla aksiyona geçerek organizasyonlarını yatayda genişletmeli, girişte yazdığımız gibi farklı sektör deneyimlerini ekiplerine entegre etmeli. Ek olarak alacağı danışmanlık ile beraber iş geliştireceği ekosistem paydaşları, içerik, servis ve ajans iş ortakları ile uzun vadeli içerik, servis, ürün çeşitleme yatırımlarına başlamalıdır.

 

Bu yatırım ve iş alanlarını genişletme de geç kaldığı sürece sonraki makalede aktaracağım finans sektörünün farklı alanlarına girecek yeni girişimlere ve farklı sektörlerin penetrasyonuna şahitlik edecekler. Tabi bu alanlarda pastadan eksilen dilimlerin büyümesi ile uyandıklarında geç kalmış olacaklar, zira artık müşteriler kaliteli ürün, hizmet, marka (love-mark) ve UX (kullanıcı deneyimi) konusunda eskisinden daha sadıklar.

 

Kalın sağlıcakla,
Onur Baran Çağlar

Bankacılık da müşteriye değer katan inovasyonlar

Geçtiğimiz haftalarda eMarketer ‘in “2015 Finansal Servis inovasyonları” etkinliğine katıldım. Etkinlik de konuştuğumuz konuların başında globalde oluşan finansal inovasyonlar ve bu inovasyonların müşteriye kattığı değerler.

Önceki yazılarım ve son günlerde sosyal medya da paylaştığım geleneksel bankaların “finansal enstrüman ve ürün bazlı” bakış açısının değişmeye başladığını görmek beni çok sevindirdi.

Bir sonraki makalemde bankalarımıza naçizane stratejilerinin merkezine insan, kullanıcı, karakter, bağlam, müşteri deneyimi ve omni-channel erişim ile dijital dönüşümü tamamlamalarını önerecek ve örnekleyeceğim.

Çevrimiçi (Online) bankacılık inovasyonları

Müşteriye değer katan Online Bankacılık Inovasyonları

Müşteriye değer katan Online Bankacılık Inovasyonları

Kaynak: 29 Ekim 2014 eMarketer, Efma ve Infosys “Perakende Bankacılığında İnovasyon” etkinliği

Geçtiğimiz senelerde bankaların çoğunluğu dijital dönüşümüne kurumsal siteleri ve internet bankacılığını yenileyerek başladı. Dünya çapında perakende bankacılığı yapan bankalar arasında yapılan anketde müşterilerine en çok değer katacak inovasyonlar sıralanıyor.

* “Tam otomatik çevrimiçi (online) hesap oluşturma” – fonksiyonu, müşterilerin şubeye ve banka çalışanına dokunmadan hesaplarını açıp yönetmek istiyor. Y kuşağı ve dijital doğanların bu yönde talepleri olduğunu biliyoruz.
  • * “Kişiye ve duruma özel çevrimiçi pazarlama teklifleri” – fonksiyonu, genele hitap eden, hatta karşı cinse veya farklı müşteri segmentlerine öneri ve tekliflerin can sıkıcı hale gelmesi nedeniyle çok isteniyor.
  • * “Kişisel finansal yönetici araçları” – fonksiyonu, kişisel, ev ve küçük esnafın muhasebe programı kullanabilmesini beklemezsiniz. Dolayısı ile küçük ve özel bütçeleri, alacak-verecek, borç ve fatura hesaplarını yönetebilmek için uygulamalar geliyor. Uluslararası alanda Mint büyüklüğünde olmasa da benzeri uygulamalar var.
  • * “Ürün karşılaştırma araçları ve simülasyon servisleri” – fonksiyonu, burada marka ve banka bağımsız durabilen trafik ve reklam modeli ile kazanç sağlamaya çalışan servisler olacak.
  • * “Ürün gruplarının ayarlarını kendilerinin yapabilmesi” – fonksiyonu, özellikle yeni nesil ve dijitale adapte olanların isteği. Ürün gruplarını Internet bankacılığının kalabalıklığından kurtarmak, bağımsız bir marka/alan adı ve uygulama sunmak daha anlaşılır ve yönetilebilir oluyor. Kullanıcılar bu sayede ürünleri sahipleniyor ve ayarlarını daha kolay yaparak içselleştiriyorlar.
  • * “Entegre ürün yorum ve puanları” – fonksiyonu, yeni nesil bir ürün almadan/kullanmadan sosyal medya servisleri ve yakın çevresinin paylaşımları ile daha fazla sorguluyor. Ürün ve servis ile ilgili yorumları bilgisayarından hatta mağaza içinde iken inceliyor, karşılaştırıyor ve sonra karar veriyor. Dolayısı ile artık şeffaflık, bağımsız yorumları (iyi ve kötü) yayınlayan, bağlam ve gündemi içeren içeriğe önem veren bankalar kazanacak.

Ya bankalar işlem setlerini bu yönde kolaylaştıracak ve daha küçük anlaşılır servislere dönüştürecek, ya da önümüzdeki haftalarda dünya da başlayan trend ve servislerin muadillerinin Türkiye ‘deki regülasyon ve düzenleyici kurumları serbestleşme konusunda zorlayacağını düşünüyorum.

Dijital gelişim ve dönüşümün önünde ki en büyük engel, müşterilerin veri güvenliği, mahremiyet ve dolandırıcılık algılarının hala yüksek olması geliyor. Bu algıyı kısa vade de yok etmek zor, bu konuda Intel IPT, Apple Touch ID, Samsung Finger Scanner ve Fujitsu ‘nun Hand Scanner gibi teknolojiler son kullanıcıların güvenini artıracaktır.

Şube bankacılığı inovasyonları

Müşteriye değer katan  Şube Bankacılığı inovasyonları

Müşteriye değer katan Şube Bankacılığı inovasyonları

Kaynak: 29 Ekim 2014 eMarketer, Efma ve Infosys “Perakende Bankacılığında İnovasyon” etkinliği

Şubelerin belli oranda yaşaması, geleneksel nesile hizmet sunabilmesi ve marka güvenirliliği için bazı inovasyonlara ihtiyaç var, anketlerde müşterilere değer katacak bazı inovasyonlar sıralanmış, gelin birlikte bakalım.

  • * “Analitik değerlere dayalı çapraz satış önerileri”, müşteriler finansal piyasaları yüzeysel ve ilk seviye derinlikte takip ediyor değişimleri anlayabiliyor. Birinci seviyeden derinlere inildikçe hem kimsenin zamanı yok hemde bilgi ve deneyimi olmadığı için borsa gibi uzmanlık isteyen enstrümanlarda genel de son vagona biniyor ve kaybeden tarafta oluyor. Yeni nesil yatırım danışmanlığı şirketleri gibi ayrı danışman ekip ve markası oluşturarak şubelerde bulundurmak yerinde olacaktır, mevcut da bulunan bireysel müşteri temsilcileri daha kolay ulaşılabilir, pro-aktif ve yardımcı olabilirse geçiş sağlanabilir.
  • * “Kişiselleştirilmiş finansal planlama araçları”, müşteri şubeye geldiğinde kişisel ve kendi durumuna özel finansal planlamasına araçları bekliyor. Kendisine hitap etmeyen dünya kadar tanıtım ve broşür belki de geride kaldı, kişiyi cihazındaki uygulamanız, kart veya cüzdan daki chip ‘inden, markaları verebileceğiniz giyilebilir / M2M cihazlardan NFC veya beacon tarzında teknolojiler ile tanımanız ve ona göre muamele etmeniz yerinde olacaktır.
  • * “Şubelerin girişten itibaren 360 derece görüş açısı ile oluşturulması”, yüksek girişli şubeler, yüksek duvar/paravan ve camlar ile kapalı şubeler insanları korkutuyor ve çekinmesine yol açıyor. Müşteri içeriye girer girmez 360 derece görüş, insanların yüzleri ve karşılama memnuniyetleri ile motive oluyorlar.
  • * “Dokunulabilir ekran ve tabletler”, şubelerde sıra beklemek gerçek bir zaman kaybı. Bu zamanı insanlar kişisel akıllı cihazları ve sosyal medya da vakit öldürerek geçiriyor. Hazır müşteri dükkan dan içeriye girmiş, onunla dokunulabilir ekranlar ve tabletler ile angajman sağlayabilir, kaliteli vakit geçirtmek, ürün ve hizmetlerinizin tanıtımı ile harmanlanmış içerik (multimedya ve metinsel) ve interaktif servisler kullandırabilir hatta oyunlar oynatabilirsiniz.
  • * “Teknolojik/Sanal karakterler ile video konferans danışmanlığı”, Türkiye ‘de de benzerini Ziraat Bankasının VTM – görüntülü işlem merkezi – şeklinde denemeler yapıyor. Belki maliyetli ve büyük cihaz yatırımlarına girmeden müşterimizin elindeki cihaza girecek video konferans çözümleri ve kanalları ile müşteri desteği sağlamak daha efektif olabilir.
  • * “Nakitsiz Şube”, müşteriler para alışverişi dışında da şubenize gelip bir kahvenizi içmek, güncel finansal piyasaları ve kendi durumlarını konuşmak, yeni alabileceği farklı sektörlerdeki ürün ve hizmetleri (tatil, iletişim, ev eğlence sistemi gibi) danışmak istiyorlar.
Yakın dönemde geleneksel ve hantal banka şubelerinin, ciddi miktar da şube çalışanlarının oluşturduğu maliyetlerinin azaltılması gerekiyor. Özellikle yeni nesil ve şubesiz bankacılık iş modeli geliştiren bankaların yaptırdığı piyasa araştırmalarında da kendini gösteriyor. Yeni nesil ve dijitale adapte olanlar kullanmadığı ve belki hiç bir zaman kullanmayacağı şubelerin maliyetlerini ödemek istemiyorlar, aynı zamanda ödemedikleri bu maliyetlerin kendilerine artı faiz veya avantajlar olarak sunulmasını bekliyor.

Önemi giderek artan, artık sadece yeni nesil değil mevcut üst yaş grubundaki müşterilerinizi de içine alan akıllı mobil ve giyilebilir cihazlar. Bu konu inovasyona çok açık, yukarıda saydığımız inovasyonları hem kişiselleştirmenin, hemde kişinin güvenlik algısını yükseltmek ve gizliliği/mahremiyetini korumak için iyi bir yöntem.

Bundan sonraki tüm iş fikirlerinizin merkezine mobiliteyi almalı, bundan sonra geliştireceğiniz ürün ve hizmetler için kerterizi mobil ve günlük yaşantının içinden almanızı öneririm.

Sonraki makalelerimde yeni nesil bankacılık ve finans hizmetlerine dair örnek hikaye, vaka, ürün ve hizmetlerden bahsetmeye devam edeceğiz. Ek olarak da Banka ve finans kurumlarını yakında günlük hayatımız, ihtiyaçlarımız ve farklı bağlamlar içinde nasıl göreceğizi aktarmaya çalışacağım.

Saygılarımla,
Onur Baran Çağlar
1 2 3 4  Scroll to top